Aptal ıslatan...
"Yaz günü,
-aptal ıslatana- yakalanmak gibiydi aşk. Herşeyin en berrak göründüğü halde bile kördü gözlerim, ve ben öyle güvenmiştim ki, sana, kolunda uçurumun kenarına geldiğimi fark edemedim. Ta ki atla diyene kadar... Sen bilmiyordun belki, Oysa uçmayı öğrenmiştim ben, bir değil, bin kere atlardım her uçurumdan, yeter ki sevseydin... Aşka kandım, aşka yandım, aşka kanatlanmıştım. Ta ki gözlerimde ki, samimiyet bandajını çıkarana kadar. Sen ihtiyaç olarak görüyordun beni, bense seni, kalan ömrüm gibi... Ödüm bin defa, beni getirdiğin uçurumdan atlayarak. Her seferinde bekledim, severmisin diye. Ben öldüm, sen bekledin öylece. Ve artık bende, yeniden doğuşların rahmine bıraktım seni, bir daha dönmemecesine. -aptal ıslatana- yakalanmıştım yaz günü oysa... Güneşim yükseldi, ısıttı, yine yeniden, ve ben kurtuldum, senden... __şairşizofren__ (sahibini arayan gölge) |