BİR GÖSTERİ SANATI İMİŞ MEĞER YAŞAM...Gecenin lacivertinde sönük tebessümler biriktirdiğim yaralı şehrin iç cebinde saklı bir mısraı bahşeden Rabbime sadık kaldığım kadar tüm renklere adeta bir bilye misali yuvarlandığım gönlümün alt katındaki ranzada sefil kalemimin soluklandığı yarım yamalak bir neşe iken öncem sonramda saklı hüzün zirvem ve işte yüreğim bir matruşka seferisi sözcüklerin dikizleyen imgelerin tezahüratında sarmalında bunca acının sökün eden o devasa yas’ a nasıl ki zimmetlidir mevsim ve kıymetlim ve tek ziynetim karnaval havasında artık geçmez iken yaşam tutamağım hayata ne kaldı sahiden uzamında duyguların, servet değerinde sökün eden suskun nidaların zirvesi ve işte kapaklandığım kadar yeryüzünün asla da yok iken hikâyesi ruhum ve kasvetim kadirşinas kaderimde saklı iken sonsuzluğun kısmeti ve renklerin kapıştığı bohçam karanlığın asılı kaldığı takvam ölümle el sıkışan imgelerden çalamadığım kadar da mutluluğun şarkısını asla da çalıntı addedilmesin yüreğimin frekansı ne de alıntı mahiyetinde bir şiir ve zikir ve tebessüm ekli o fikir aklımın hutbesi sözcüklerin rütbesi gönül gözümün de vardır elbet bir hikmeti görünenden ziyade bir gösteri sanatı imiş meğer yaşam ve izbelerde saklı kalan her kim ise neyden ibaret ve her ne ise ney sesinde saklı ikamet ölümlü öznem ölümsüz özlem öykündüğüm şu dağ tepe varamadığım kadar zirveye zindanda unutulmuş bir masal misali harikalar diyarına yapamadığım yolculuk öncesi ve tek azığım tekil hanemde saklı bir kirve kambersiz düğünün güncesi kaybolmaya ne gerek kaybettiğim kadar da ömrün güftesi misali say say bitmez saymanı ruhun asla da meyletmez bir diğerine sadece şatafatlı bir gün ışığının tekbirinde ve de şatafatlı yalnızlığımın her hücresinde saklıdır keramet bazen bir fısıltı bazen bir arya ardıç kuşlarının şakıyan duasında ve bir illet olsa bile karanlık düşse de üzerime namı yürüsün umudun beyazın dokunulmazlığında en çabuk kirlenen ruh olsa da beyazın tasvirinde kaderin çapaklı gözlerinde teslimiyetim sadece yüce Rabbimde hem doğduğum hem öldüğüm beşik kertmem sevginin mimlediği her hikâyede yanına çentik attığım hasretim elbet kavuşmak adına hidayete ölsem de bir kalsam da bir, tasviri İlahi Aşkın bahşedilen o muğlak sona değil mi ki yeni bir başlangıçtır dünyanın dibe çöken tortusunda koruyabilmek adına masumiyeti ve alnımda saklı beyazın muvaffakiyeti… |
En kalbi duygularımla esenlikler dilerim.