Delikanlılığa öldük...
"Yanlış iliklenmiş düğmelerin,
geleceği ile boğuştuk hep, bunca zaman. Düğmelerle değildi sorunumuz. Biz kendimizi anlatamadık! Anlaşıldığımızı düşündüğümüz, insanlara düştük hep. Sonrasını düşünmeden, sonrası malumumuz, belki en başta belli idi ise de, biz hep denedik... Oysa gömleği çıkarıp atmaktı gereken, biz kendimize yakıştıramadık. Yetiştiğimiz kültürmüydü, bizi böyle, kendimizi hiçe saydıran bilemiyorum. Biz, bizden geçtikde, duruşumuzdan taviz vermedik. Sevdiysek sevdik, sövdüysek sövdük. Ama ne sevdiğimize sövdük, nede sövdüğümüzü sevdik. Kendimizi hiçe saydıkda, duruşumızdan taviz vermedik. Düşmedik, düşüremediler... Öldüysekde ayakta, ismimizi meze yapamadılar, yaptırmadık... Delikanlı ölümler, delikanlıya gerekti, bizde delikanlılığa öldük... Gazeteci Yazar ’’Tankutalp Altunsoy’’ |
delikanlım,
düğme ne çok şeye ilham olabilir
ve keşke deseydin en başta o düğme hangi düşünceden diye.
eyvallah.