Yaşlanmak
Acı şerbet doluymuş bir kırbalık hayatım
Yarım kova toprakmış bu pazarda fiyatım Kırbamda su tükendi dudaklarım kupkuru Sabırla bekliyorum ineceğim çukuru Heybetimden geriye cılız bir gölge kaldı Meğer herşey ödünçmüş sahibi geri aldı Gençlik diye bildiğim o sahte cevahir taç Açtığı yaralara bulunmuyor bir ilaç Şimdi devrik kralım tahtım düştü düşecek Kalp tahtıma böcekler çıyanlar üşüşecek Ey bökülmez bileğim ey sarsılmaz gururum Yerlerde çiğneniyor baş eğmeyen onurum Baki olan ruhuma canım canlı tabutmuş Yarabere içinde hayat yırtık kaputmuş Islak bir serçe gibi titriyorum tenimde Başım dağ kadar ağır mecalsiz bedenimde Meğer her şey kün imiş bir emrin neticesi Şimdi bir kova toprak kralların nicesi Hesap kitap ortada mahluk Halıka delil Yolda akıl perişan yolun kendisi zelil Tıkır tıkır işliyor; döngü, ilahi mizan Evim ile cami min arası sanki fizan Acım cürmümden gelir, kokusu misk i amber Ümmetini zayi de bırakır mı peygamber(sav) Aklımdasın ey ölüm ve yine aklımdasın Müşfik sadık eş gibi En mahrem saklımdasın Kandiliniz mübarek olsun. Cenabı HAKK yapılan bütün dua, namaz ve niyazları kabul buyurup bu aciz kulunu da idhal etsin inşallah |
Başım dağ kadar ağır mecalsiz bedenimde
Bize bizi anlatan bir şiir
Kaleminiz daim olsun efendim saygılarımla