3
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
284
Okunma
Sunu;
Yıldızlara tozu savuranlara…
...
Şimdi vakit denizi dinleme
Vaktidir
-Adam;
Güneş’in batışına bak
Çiğ bir Mısır tanesi gibi
Öylece yitip gidiyor
Bulutların ardından
-Kadın;
Tahtadan kolyen
Göğsünde Demir’den kafes
Ve
Güneş’in
Deniz’in
Şiirin
Tarihini yazan
Ak mendile bir ağız dolusu
Zerreleri dağıtmıştın
Gözlerime bak !
Yakalayayım o kesif kalp
Ağrısını
Alnın alnıma değiyor
Öpüyorum en hoyrat halimle
Açılıyor sonsuz kapısı
Perdesi Çiçekle örtülü odamın
Soğuk sevdalara meyilli
Yeşil dallarım
Çat diye çatlıyorum !
Ne yazıyorsam
O ışığı yak bana
Gözü ateş kadın
Dimdik durayım
Bir Çınaraltı viranesinde
Heykeltıraş’a ağıtken
Heykel
Binlerce çekiçte
Söyleyeyim o şarkıyı
Kirpiklerim ıslak
Üsküdar’da bir karanfili vurdular
Kollar kenetliydi
Zaman yenmişti A’nı
Kan ;
Sıcaktı
Ateşti
Özlemdi
Kanadım
Usul usul kanadım
-Sar yaramı
Bir heykel kalayım
Laciverte çalan
Savur bu aymaz düşleri
İpi kopan uçurtma gibi
Takılayım
O kırmızı geminin direğine
Denizaşırı
Gün olayım
Tutayım elini
Gelgit içinde yaşamalı demişti
Ak sakallı şair
Devam etmişti
Aşk ;
Keman telinde yürümekse
Hiç bilmediğin şarkının
Ortasında
’Es’lenmekti aşk
Sıfır görüşlüydü aşk
Üşümendeydi aşk
-Ve dilimde
Susarak haykırmaktı
Aşk...
5.0
100% (6)