bu mektup sana dilara satırların üstüne rengini kaybetmiş kurumuş çiçekler dökülmüş gözyaşı tuzları hüzün kırıntıları
mumlar titrek ışıklarını salarak hala aydınlatmaya çalışıyor masayı her biri son beyazlığına kadar karalanmış onlarca kağıt kurşunu tükenmiş onca kalem
masanın üstünde vesikalık resimler onlarca kez çoğaltılmış ama hepsi sen objektife baktıkları o anda donup kalmış tüm civarı kaplamışlar tek tek bana bakıyorlar
sandalyeyi çekip oturuyorum avucum da ki resminde gözüm sonra dudaklarıma yaklaştırıyorum öpüyorum.., öpüyorum.., öpüyorum. bir yandan gözlerim doluyor bir yanda hasretin dilara
* sen, yanağında bulutlar terleyen dilara nasıl özlemem seni dolunaylar kaşının ucunda bir ben olmaya can atarken serçe kanatlarına düşürülen gölge seni okurken nasıl hasret duymam sana sensiz, yabanıl bozgunlar vahşi yenilgiler sunuyor şimdi türkülere sensiz… yörüngesinde fısıltıyla can çekişen yağmurlar bulanık sellerce akıyor
sensiz ilerleyen zamanda efsaneler kendilerini yakmaktalar esrarlı havzalarda yollarını yitirmekte çalıkuşları güneşin batışı gözlerinde seyredilen sevgililere hicran elçileri getiriyor umulmadık akşamlar kimsesiz beldelerde doludizgin şelaler hüzün niyetine çağlarken el yazması mektupların yarın yeniden başlanacak okunmaya dilara
bunca zaman geçti dilara hala devam ediyorum yaşamaya yani değişen sadece saçlarımın rengi duruyor yerli yerinde yüreğim hem şimdi daha da güçlü haykırırken adını etrafa meydanlara sokaklara
* güneş hep güzel batar akşamlarda her yarın geceye saklıdır çünkü senin saklı olduğun gibi kavuşacağımızı bilmese saatler sence böyle mi akar boğaz rüzgarında salınan martılara inat erguvan dalından baharlar taşınır mı güz ortasına dilara
soğudukça kaynıyor , yanıyor içim kanayan şiirler ezberlettin bana bütün sözler kendiyle meczup şimdi nefesimde titremeler ağlayamam konuşamam ki mektubun son satırları har bölerek yazıldı sayfaya çığlığı sukutu kadar derin buğusu muamma bir aşk gibi
öp gözlerimi şimdi dokunur gibi gökyüzüne yani böyle bir hayalet resimdir işte benim sevinçlerim üç yanım deniz her taraf kör budak ey karanlıkların en derinliklerinde bile parıldayan sonsuz aşkım ey her zerrede aşikar olan bir o kadar perdelenmiş karasevdam zarfın içine koyduğum gonca güller senin eline değmeden renk açmaz oldular dilara
* bir marazi aşka benzer yokluğun senin saçın gibi uzayıp gider gecelerden gecelere yağmurların eteğinden geçer şiirler örselenir kelimeler aşklar boyu
kuşlar sen şehirdeymiş gibi aldanarak uçarlar boşluğa dalgın efkarlara bürünür ayrılıklar bir narin dala tutunmuş serçeler ta göğsünden vurulur tahammül sancıları ebemkuşağının altında ağlıyorlar sana veda ederken dilara
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
bu mektup sana dilara şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
bu mektup sana dilara şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Akıcı bir üslupla ve hüzünlü duygularla harika yazılmış yürek sesinizi gönülden kutluyorum tebrikler üstâdım. Kalemine ve duygu dolu yüreğine sağlık diliyorum, ilhamın dâim olsun her zaman. Sonsuz selam, duâ, sevgi ve saygılarımla. Allah'a emanet olun.