Hükümran ZirvelerŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Yeryüzünde hainlik yapan, garibanı ezen, silah satayım derdine düşüp, insanları denek haline getiren tüm zalimler için yazıyorum.
HÜKÜMRAN ZİRVELER
Pardon anlayamadım Hükümran zirveler mi dediniz Yine anlamadım ama galiba Zirvede oturan sen olmalısın *** Nasıl çıktın oraya, sormayacağım Surat-ı coğrafyan anlatıyor zaten Öyle bir kurulmuşsun ki zirveye şahım Tanrılığını ilan etmişçesine *** Dön suratını tarafıma çekinme Dağlar rüzgârını üfleyecek suratına Görecek cümle âlem o suratın ardını Zirve tek kişilik, öyle mi sandın *** Münafık suratına bakıyorum İki heceli kelimeyle çözüyorum Hangi egon çıkardı oraya seni Çirkefsin sen çir-kef *** Kartallar yüksek uçar öyle mi Kendini kartal mı sandın bre zalim Senin günün zirvelerde hesaplı Kartal zirvesine elbet konacak bir gün *** Hayatın karanlık dehlizlerinde Rüyaların gizemli köşelerinde Dolaşırsın da çökecek garip ararsın Gariplerin sırtında yükseldin zirveye *** Eğil de bir bak yeryüzüne Zirveye ulaşan feryadı-ahı dinle Can kulağın isyana hazır beklesin O ahlar Nuh Tufanına döndü dönecek *** Kulağın varsa dinlersin Vicdanın varsa üzülürsün Gözpınarın varsa ağlarsın Kibir kuyusunda nasıl da çağlarsın *** Zirveler kendine hükümrandır Kartalların, şahinlerin yurdudur İhtirasınla diktin ta oralara gözünü Günü yakın oyulacak o iki gözün *** Tüm zalimlerin akıbeti böyledir Tüm ahlar gölge gibi peşindedir İlahi adalet pençesini elbet indirecek Tahtın-tacın ayaklar altında ezilecek *** |