Bu şiirimin keşke bestekârı ben olabilseydim diye, olamadığıma esef ediyorum Muhterem Şükrü Bey. Ancak buna da çalışsam, çok da başarılı olsam ve eserim repertuar inceleme kurulunda kabul de görse; yine benim geçmiş tarihlerde yaptığım dört-beş eser, arkadaşlarımın yorucu uğraşılarının sonucu sayısı üçyüz elliyi geçen bizim eserlerimiz gibi sayısı binleri bulan eserler yine arşivlere atılarak çürümeye bırakılacaktı. Benim TRT de kabul gören eserlerimin üzerinden neredeyse kırk yıl geçti, henüz birisinin dahi okunduğuna rastlamadım. TRT Kurumunun Türk Müziği eserlerine bakış akışı esasen bildim bileli böyledir. Bugün geçmişten buyana elli altmış yıllık şöhretli eserler göstermelik olarak dönderilip durulur. Zaten Zeki Müren, Allaaddin Yavaşça, Bekir Sıtkı Sezgin de göçüp gittikten sonra (Allah hepsine rahmet etsin) ben TRT için uzun yıllardan beri Fatiha'mı çektim bile. Değerli yorumunuza ve açıklamalarınıza teşekkürlerimi bildiriyor, gözlerinizden öpüyorum. Sağlıkla Allah'a emanet kalın. (Aksakal)