Aydınlıktan karanlığa...Kerpiç duvarların toprak kokan yüzüydü zaman Sevinci sabah telaşına uyanan Heyecanı dışarıda ip atlayan zamanlardı Hele ki seslerin sayısı çoğalınca Yere, göğe şenlikti ağzı kulaklarına değen an Yalın ayaktı toprak, çıplaktı güneş Özgürdü tüm meydanlar Salına, salına esen meltem nasıl da cömertti yüzündeki ifadeye Bahardı, bahçeydi koşmaların dili Ceviz ağacı bonkördü gölgesinde Susayana su, acıkana aştı her kapı tokmağı Öyle tatlıydı acı denilen düşmelerin sesi Gül’de kahkaha açtıran toza, toprağa karışan mutluluktu zaman... Ya şimdi... ~°~ ~°~ ~°~ |
nazım hikmet edalı bir şiir
ne güzel kalemin var be devrim kardeş
hiçeksik olma olur mu
gönlümüzün şiir dergahından