Gözlerin bayram eder bir kez eylesen nazar
Bir yanı Safranbolu, bir yanı Eskipazar
Hititler’den Roma’ya tarihler seni yazar
Batı Karadeniz’de bir incisin Karabük!
Emsalsiz güzellikte birincisin Karabük!

Nereye dönüp baksan mâzinin izi gibi
Dağların, tepelerin orman denizi gibi
Sende geçen her ömür pastırma yazı gibi
Göklerde parlak yıldız, ne yamansın Karabük!
Safranbolu’da donmuş bir zamansın Karabük!

Emeğin simgesisin, alınların terisin
Batı Karadeniz’in şirince bir yerisin
Zaman aksın boşlukta, bırak namın yürüsün
Ezelden gönüllerde yerin vardır Karabük!
O mübarek alnında terin vardır Karabük!

Helâlden kazanılmış ekmeğin, aşın vardır
Altına değişilmez, toprağın taşın vardır
Elif misali dimdik eğilmez başın vardır
Yüzün güleçtir senin, sımsıcaksın Karabük!
Öksüzlere açılan bir kucaksın Karabük!

Cömerttir Safranbolu, güzelliği bölüşür
Ahşap harikulâde, taş sanata dönüşür
Caddeler ve sokaklar mâziden izler taşır
Hayalinle bahtiyar etmektesin Karabük!
Medeniyet yolunda gitmektesin Karabük!

Cennetten bir köşesin, ormanlar diyarısın
Zümrüt ü anka’sın sen, sevginin şiarısın
Sanki külçe altının yirmi dört ayarısın
Gönül kovanlarında balımsın sen Karabük!
Ben bülbül-ü şeydayım, gülümsün sen Karabük!

Ovacık, Karabük’ün uzağına düşmüştür
İnsanlar dağ köyünde çilelerle pişmiştir
Geçmişteki yokluklar yaraları deşmiştir
Dağlarda bağdaş kurmuş bulutun var Karabük!
Aydınlık yarınlardan umudun var Karabük!

Eğriova Göleti huzura davet eder
Eflâni’yi görünce dert gider, tasa gider
Bizleri Karabük’ten hiç ayırmasın kader
Ne hoştur yaylaların, misk ü amber Karabük!
Huzuru vaat eder bize her yer Karabük!

Bulak Mağarası’nı görmeden geçmek olmaz
Kent Tarihi Müzesi, girmeden geçmek olmaz
Bu şehrin sefasını sürmeden geçmek olmaz
Ey şehirlerin şahı, Türk soyusun Karabük!
Güzel Türkiye’mizin can suyusun Karabük!

Anıt ağaçla dolu Yenice ormanları
Ana gibi kucaklar içindeki canları
Bir başka güzel olur sarınca dumanları
Zamanla barışıksın, bahtiyarsın Karabük!
Bağ-ı İrem misali hoş diyarsın Karabük!

Tarihî İpek Yolu seni bağlamış düne
Seher vakti dolunay selâm veriyor güne
Karabük’te umutlar yenilenir her sene
Başka il’e benzemez ilimsin sen Karabük!
Gönlümün tercümanı, dilimsin sen Karabük!

İlâhî bir nakkaşın kaleminden çıkmış o
Yatağına sığmamış, bentlerini yıkmış o
Hasretin ateşinde ne gönüller yakmış o
Mâziden istikbâle akar durur Karabük!
Gurbette düşenleri yakar durur Karabük!

Tanınır ve bilinir Eskipazar mermeri
Dünü bugüne taşır İncekaya Kemeri
Her mevsim başka güzel, cennettir her bir yeri
Demir-Çelik deyince akla gelir Karabük!
Güzellik şahikası seni bilir Karabük!

Yüz binlerce turisti ağırlar Safranbolu
Duymuş güzelliğini sağırlar Safranbolu!
Sizi gülen yüzüyle uğurlar Safranbolu
Nice medeniyetin beşiğidir Karabük!
Sevginin, hoşgörünün eşiğidir Karabük!

Hıdırlık Tepesi’nden Safranbolu’yu seyret!
Zaman asudeleşir, büyür içinde hayret
Vatan sevgisindendir insanlardaki gayret
Bayrağıma renk veren alların var Karabük!
Kardeşliğe açılan kolların var Karabük!

Seni tarif etmeye kifayetsiz kalır söz
Gurbete düşenlere hasretin yürekte köz
Özgürlüğünü yaşa, prangalarını çöz!
Yarınlarda umut var, gözün aydın Karabük!
Güneşi kıskandıran yüzün aydın Karabük!

M. NİHAT MALKOÇ