İnsan Aklını Sulayan Adam
Varsın seyretsin kilometrelerce uzaktan
Hapsetsin yüreğimi yıldızlar. Varsın utandırsın dilimden düşen sözler, Kara çarşaf gibi gerilsin çehreme bulutlar, Sonu yok ki zincirlerin, engellerin... İnce bir sızıyla iz bırakıp geçecekse nehir, Dokunsun anılarıma, bölsün kalbimi ikiye. Islatsın kaçışların şaşkınlığındaki yüreğimi, Ve eğsin başımı rüzgarın elindeki otlar gibi. Susuz kalmaz ki karanlık kıyılarda çiçekler! ... Yanmasın umutlarım, boyansa da kızıla tacım. Erimesin aç gözlü tutkuların elinde zamanım; Sorgulansa da kardan soğuk küllerim, En sert kışlarda bile yeşil kalsın dallarım! Uzatıyorum titreyen ellerimi, Tak zincirlerini yıkılan umutlarıma; Dene gücümü, ver günahlarını sevabıma Yeter ki, dokunma sensizlikten açılan yarama. Bilirsin, ağlamaz bulutsuz gökyüzü Açmadıysa toprakta çiçek. Yüreğimden göç sesleri alıyorum Ve döküyorum derdimi şiirlere şimdi, Bırakırken gecemi sis bulutuna emanet, Gidiyorum anıların örttüğü yalnızlığa. Deniz çalkantılı, duygular derbeder; Titrek mum alevinde öznesiz aşklar Ve ihanet tarlasında oynaşan sevgiyle nefret. Yüzlere çarpılan iki kollu aşk kapısı Ve umutsuzluğun demir pençeleri... Ben, Düşler ülkesinde yolunu yitirmiş bir kadın Sen, İnsan aklını sulayan adam! ... Rukiye Çelik 06.10.2008 15:17:00 -------------------------------------------------------------------------------- |