BİR İÇİM-den
ben seni seçmişim
sen beni içmişsin şarap bu ağzı dar gönlü geniş tanımadığım ses yudumladım aşina aşkım içimden sesleniyor şimdi iç/er..iç/er..içtiğimden içten konuşur er meydanı. Gıdığından öptüğümü sandı kırmızı gül şişenin ağzı dar gönlü geniş dalında güldü ben lıkır lıkır gül kıpır kıkır Öldüm nazar-i dikkati kalpten hoca, pazarlıksız para için yıkadı beni iç/inden leş gibi rakı kokuyor kafir dedi.. Gülmekten öldüm öldüm dirildim tuzu kuru! efendi züğürtlüğümden tuz ile köpek öldüren içtiğimi bilemedi kafir dedi küffar oysa ki şarap boşaldıkça sevgi,dostluk ve aşkla dolduğumu boş şişeler bilirdi vuslat bezirganı bilemedi o gündür bugündür has bahçenin gülleri bülbülleri babilin ve bekillinin bağları koptu sevdadan,emekten salkım saçak hevenk imam ettiğinden utan içmiyorsun madem iç’inden niye konuşuyorsun halil kıvrık |