Ruhumun Aynası
Sanki bugün biraz daha kalabalık şehir.
Penceremin önünde beyaz güvercinler dolu. İnik perdeler senin için açılır güneş gibi. Gözümde ki karanlık MAVİYLE sırılsıklam. Yitik hayallerim düşlerimle sarhoş. Bir kuyu seni beklerken hasret dolusu. Resminin üzerine düşüyor iki damla. Bazense görmediğin minik bir tebessüm. Şimdi sustum mısralarıma döküldü sızılarım. Bir gök seni beklerken YAĞMURSUZ Derin bir uykuya dalmış SESSİZCE Sızılarım zamanın ilerlemesini sağlayan, Günlerin dahi pilini çalmış durgun herşey. Savaşın ortasında içi geçmiş bir masum. Gitmeye gidemiyor kalk desen kalkamıyor. Yüreğinden yüreğini dahi götürmeye, Gücü bile YETMEMİŞ yıkık bir viran. Savaştığı ilk günün derin izlerin var halâ. Olmadık anlarda nefese varlığın düşüyor. Aklıma. Saklıma. Ruhuma. Dünyama. Her yerde tamda sol yanımda. Sende kanıyor sende yanıyor KALBİM. Unuttuğumu sandığın yerde ölüm sarıyor beni. Bak uzaklarda bir ıslık sesi. Sensizlik... Sensizlik... Sensizlik... Sararmış yapraklar gibi dökülüyor kırıklarım. Ah ruhumun aynası feryadımı dile getirsem. Ben seni yine seni yaşıyorum hiç durmadan. Ruhumun derinliklerinde sadece seni. B E K L İ Y O R U M En keskin bıçakla çiziyorum suretime simanı. Kelime kelime ezberletiyorum SENİ rüzgarlara. Ah tarifi olamayan H A S R E T İ N Bir bilsen nasıl çarpıyor duvarından duvarına. Yine seni yazmaktan alıkoyamıyor hiç bir güç. Seni yazmak beni ben yapan SEVDANDI. Ah iki gözümün çiçeği gel artık özledim. Çok ÖZLEDİM ötesi yok ki çok özledim. Yokluğuna nasıl dayanıyorum merak ediyorsan. Olur da birgün aklına düşeceğimi umut ederek. Mavi düşlerimde büyütüyorum bir bebek gibi. Umutlarımdır SENİ gördüğüm o ilk bakış... Erhan Çuhadar Sabır Gemisinin Kaptanı |