RAKI İÇME ADABI
RAKI İCME ADABI
Rakı, öyle tek başına içilmez deme arkadaş. Mevzu rakıysa, arkadaşın da, dostun da, sevgilin de var! İster yirmilik’ ister otuzbeşlik, ister ellilik, isterse yetmişlik olsun! Her yaş, her boy, her bedene uygun bir sevgili çıkar rakıdan. Canın sevgiliyle buluşmak mı istedi? Sohbet edip kendini avutmak mı? Sırnaşmak mı istedi? Tutacaksın elinden yalnızlığının, çekip meyhaneye gidecek, oturdun mu rakı masasına, dost, arkadaş, yaren niyetine diyecek, kim varsa, cümbür cemaatle kadeh kaldıracaksın. Arkadaş dediysem, öyle fiziki anlamda değil ha, gönülde olan sevdiğinle gideceksin! Demem o ki sevgilinle; iki kadeh sonrası, roka ile dertleşecek, radikayla dans edecek, balıkla sevişeceksin. Olur da hüzünlenip ağlamak mı istedin? Kimseye göstermeyecek, kadehe ağlayacaksın! Suyun mu tükendi? Garsonu çağırıp da, rahatsız edip, su istemeyecek, kadehe rakıyı sek koyacak, başını iki elinin arasına alacak, ağlayıp, kadehte rakıyı, ananın ak sütü gibi öyle ağartacaksın! Sultan dahi olsa, sevmiyorsan, kimseyi masana oturtmayacaksın. Ne yedin, ne içtin, Yirmilikle mi seviştin, yetmişlikle mi? Ne yaşına bakacaksın, ne boyuna, ne de kilosuna. Otururken adam gibi oturup, kalkınca adam gibi kalkacaksın! Efkan ÖTGÜN |