Bir kadın ağlıyor
Bir kadın ağlıyor gözde yaşı
Başında yazması hilal kaşı Yirmi beş yada otuz dur yaşı Rüzgara savrulmuş siyah saçı Bu kadın sevgisizlikten yoksun Evinde yoktur bir dilim somun Beyaz teni gazel gibi solgun Hayat çilesi düşürmüş yorgun Gençlik yaşında beli bükülmüş Ağzındaki dişleri sökülmüş Evinde sobası çotan sönmüş Çilenin yumruğu yere sermiş Gözleri takılır her gün yola Sevdiğini arar hangi çölde Evinde yoktur camında perde Alın yazısı düşürmüş derde Aklar düşmüş ipeksi saçına Efkar hüzün karışmış aşına Bir taşa oturmuş tek başına Yağmur eşlik eder gözyaşına Dikişler tutmaz bu yarasına Sevdinin duvar var anasında Sanki hayatının yarısından Hüzünleri dolmuş odasında Dostu yok derdi kime anlarsın Öyle daha ne kadar dayansın Sen çile’de sanki bir modasın Mutluluğu olmayan yoldasın Yazmaktan böyle içim karardı Bu Şiir acep kime yaradı Zaten şurada son satır kaldı Şükürler sonunda tamamlandı Şair İsmail Gökkuş |