GARİBANIN
Güneş türlü türlü yüze gülerken.
Ağustosta yokluk başa üşüşür. Mahsüller sararır başaksız erken. Meltem fırtınaya güze dönüşür. Ektiği tohumlar bir inattalar. Başı boş gezerler kabahattalar. Gökten uçtu gitti allı turnalar. Güle sazak vurur donar büzüşür. Rızıktan kesilmiş bulak kurumuş. İhanet gönlünü epeyce yormuş . Sıkıntı elemle akraba olmuş. Sanki dertli dertli bülbül ötüşür. Gardaş ele ne var türküsü dilde. Candan yanan yoktur ah ile zulde. Bir yudumluk sevgi vardı gönülde. Onuda vefasız hayat bölüşür. Dadaşım boş yere sitemin ahın. Fani dünya için yaptın tamahın. Halin arz etmeye var mı izahın. Etrafına bir bak herkes gülüşür. 05.03.2023 Muammer KARS |