Çiseleyen gönül
Çiseleyen gönül dar eyledi gün ışığıda yetmedi
Kulak misafirliği de yetmedi mektuplar vardı içindeki dışında hiç sevilmedi Hayat nedensiz solan çocukları sorgular nitelikte Tim tim atan sadiselerin bir nedeni vardır elbet Çatlayan dudaklar sokakların sessizliği Parkların kucağında yırtılan seçim afişleri Çalındı hayaller çalındı birer birer Bizden uzaktı ya şimdikiler Çiseleyen gönüllere yenik girdiler gündüz İnsan ruhunun belirtileri şeklinde gelen Hareket gece içki şişelerinin sesleriyle Gelen bereket ilk nefeste karıştırılmış Saflığın tadı ana rahminde yalanıp Yutulmuş nefislere çıkarılmayan leke Şekliyle sunulmuş Aktır yüzler çiseleyen gönüller yurdumun Her yerinde umulmadık yerden uzatılan Her el her bir gariban sofrası her mazlum Semer sırtı değerinde mersedeslerin Teri yoktur bizimkisi alın teri döker Mahçupluğu Kıravatsız yırtık gömleğinin İçinde Aç kullar döner durur inler uyur kalkar uyur Ahali diyenler bu halleri görmez görenleri Kör etmekten de çekinmez şehir şehir dolaşır Yurdum insanın gözyaşını yetmedi yutkunur Oda çok görünür saklayamaz halk olduğu Gibidir çiseleyen gönüllerin ahi vardır insan Evladı kül derman ister gönül bahar çiseleyen Nefesler soluksuz kalmamalı İbrahim KANDAMAR 22.03.2014 |