Sahraya varmadan başladı bizim sorgular
Akıtılan gözyaşları kış yağmurları ve sessizlik
Çöl kuraklığının esen rüzgarı içinde Mağbetlerin
İlk akşamın ilk sabahı vaktin erimesiyle birlikte
Hu hü ler ile tanıtılacak buyur etmeler
Başlanacak soluk sesleri soğuk hırıltılı

Özlemler nefesi kokan aç insanlardan alınmıştır
Ya da ben öyle görüyorum kapı ve güzergah
Beyin hücreleri yolculuğun varışa tim tim
Kalmasını hesaplar kapı gıcırdar
Sahra ve suyun aşkla buluşması beklenir hep ve

Ve gürül gürül akan tellalı saatler vazonun
Kırılma anını bekleyiştedir günün taşıyamayacağı
Kadar biharap düşen suskunluklar kırılmaları
Sahraya taşırcasına hiddetle fışkıracak

Canın beden bütünleşmesiyle dolup dolup Boşalacak güleceğiz gülmek istemesekte Güleceğiz çareler tükenir yol sahrada serabin Eşiğinde yaşatır pişkinlikleri filizlenen ölümleri
Kıymetin bilmeleri sahraya uzanan yol şehrin
Ortasında üç kelimeyle ordayız...

DUA.

İbrahim KANDAMAR
10:03:2014