SEVDAMIN HÂKİMİ
Gerçekler çaldığı kapının , kime ait olduğunu çok iyi bilir hâkim bey
bu kalp gerçeğini aradı aşkın hiç benziyor mu bu gidişin sevdamıza giderken izlerini kapımda hiç bırakma gözyaşlarımı koydum ayrılık çantasına derin bir kuyu açtım , sevgi mezarlığına ben taşırım seni tek başıma sana sitemsizim , sana kırgınım pervasızca tutkunum Gönül terazime ağır geldi yüklerin üzerimde kanlı bir yazma omuzlarıma düşmüş ayrılığın düşmüş gönlüm bir yangına tutuşmuş , kalbimin çırası her alevde sokakların tavanına değiyor dualarım tütüyorum, her bacanın yanık kenarında evsizim, yurtsuzum, kimsesizim tabutunu kendim taşırım bu aşkın kör bir bıçak koyarım üzerime Soran olursa gaziyim derim omuzumda taşırım ben bu aşkı kalabalığın içinden geçerken, saklarım duygularımı kimse bilmez , öldüğümü Resmini takarım, göğsüme iğne ile yakarım canımın içini acıdan, ıslanır sa kirpiklerim Sevda yağmurunda kaldım derim herkese tabutunu vermem kimseye taşırım seni kırk kere tövbe ile yüzüm sürerim toprağına Giderken gözlerin açık gitsin alacağın olsun benden bu sevdanın katilini, gömüp giderken ,düştüm her defasında, dizlerimin kanayan damlalarını , bıraktım yollarına dönüp te bakmadım hiç bir daha bu aşk, zincire vuracaktı kalbimi, bu aşk , ömür boyu hapis yatacaktı yüreğimde işte böyle hakim bey ! bu aşkın katilini , satır satır gömdüm şiirlerime duvarlarım da kaldı ,maddi delillerim itiraf edip, çekeceğim cezamı idam edin bu aşkı Gözlerimi mühürledi , yalan sözleriyle Güllerim şahit olsun ki ben ona kandım hakim bey Pırlanta sandım, vadettigi mutluluğu Gümüş kapılı evimiz olacaktı , yarınlarımız her günüme papatyalardan Mutluluklar asacaktı yağmurlu bir günde, efkar bastı yüreğimi boğuldum ben o gün umudun elinden tutup, yürümeye dermanım yok keşkeler ânılarım da canlanmıyor artık doğmamış günlerimizin katilidir bu Aşk Sevda trenine geç kalmış eski bir hükümlü say beni hakim bey yüreğimdeki fırtınaları, durduramam artık yaşadıkça korkuturum kumruları nefes aldıkça, solar içimdeki çiçeklerim ben kurumuş toprağıma nasıl su vereyim Ellerim müebbet kapısının, hükümlü bekçisi Demir parmakları, olmayan hapse düşmüşüm mevsimleri olmayan bir yalnızlığı gün sayarak çekerim elbet kır kalemimi hakim bey ben bilmem artık sevmeyi güvenmem artık kimliğine bu sevdanın Aşkın mesleği yokmuş hakim bey vatanı yokmuş sınırlarımın telllerini kesip girmişti yüreğime gülüşü vurdu sırtımdan gözlerine çaldırdı hayallerimi şimdi hüküm senin hakim bey ben bilmem artık sevdayı giden benden gitti gittiği gün bende bitti katili olduğum bu sevda benim sevdamın hakimi sensin Ayşe Caniberk Gümüş kalpler |