botan çayı(na)kantaron tebessümleri yansıyor kıyılarına, tanrıların agahından yoksun kadar güzel. kırlangıç kolonileri heybetinin müjganlarından asılı, girdapların mavi gözlerine dökülür,müridane söylemler gibi. botan çayı; nice kervan aynaları aksetmiştir,dalgalarının geçmişinde. nice medeniyet yolları durulanmiştir akmalarında. sen ki,akmalarında bilincini büyütmüşsün,besinin tragedya. beyez kentte,sevdanın hangi yüzü büyüdü gitmelerinde?. kaç çiçek ırkı ibadetlerini yüreğinden öpmüştür. kaç dağ,kederli gülümsemelerini gizemlerine adak sunmuştur. kaç zaman heybesi yaban söğütler de gördüklerine ketum. kaç hikayede,dervişlerin dilinden tarihin kuluçkaya çıkıyor. coşun,feqî’yê teyran aksanıyla çarpıyor mu han duvarlarına. seyyahların testilerini dolduruyor musun feqî’nin beyitlerinden. zend-avesta’dan kaç sayfa kıyılarına mahkumdur. kaç zerdüşt’i,muammaların sırlarında vaftiz edilmiştir. hangi antik hasret ibadetinin nesnesidir,botan çayı.. aktığın bir ova göster ki,asalak çiçeklerni teşhir edeyim.. *:yazdıklarım,botan çayını son görüşümden öylesine çağrışımlardır. |