suyun öte yanında
bağıra çağıra yırtıyor tohum kabuğunu
kara bir ışığın peşinden gidiyor hayat nar ağaçları çiceklerni cömertce döküyor güneş tepede üzümler kızarıyor sonra çılgınca çocuklar ölüyor bir bir suyun öte yanında zaman geçerken, geçerken bir bir eksilirken incir aĝacının yaprakları gibi sonra bir sis çöküyor, bir fırtına kar üzerimize seriyor kendisini savaş oluyor dünya bir beşik gibi çocuklar ölüyor bir bir suyun öte yanında unuttuĝum dilimi hatırlatıyor kadının biri hiristiyan kayalıklarda kayboluyoruz yaşıyoruz çok şükür mahçup bakışlar gölgesinde kim affedecek bizi renksiz dünyada çocuklar ölüyor bir bir suyun öte yanında |