DARAŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir hayat var önümüzde, mesafesi arpa boyu,
Her kişiye kabristanda kurulur bir düğün toyu.
Dünya oyun yeridir, oyuncaklar oyalar,
İnsan boş bir hayalî senelerce kovalar.... İmtihan yeri dünya, emek vermeden olmaz, Dostum, sınav kağıdı kendi kendine dolmaz... Baş düşmanın içerde, baş köşeye geçirme, Nefs’e arzuladığı her şerbeti içirme... Bir seraptır ömrümüz, gözünü aç ve kapat, Yemyeşil bir sahradan, kara bir toprağa yat... Ölüm, hayatın sonu ve sonsuzluğun başı, Sonunda ve başında îmândır mihenk taşı... Toprağa değer başın,dersin; Eyvah ölmüşüm, Ölümü bile bile sefâ sürüp, gülmüşüm... Yaşarken uyanmadın, alarm çaldı beş defa, Cehenneme müstehâk şimdi bu kuru kafa... Hiç mi gülümsemedin dünyada bir fakire, Bu yer zâkire cennet, cehennemdir hâkire. Herkes kendi götürür dünyadan ateşini, Orda kimse tanımaz evladını, eşini.. Yedin, içtin, dünyayı arşınladın gezerek, Bir halis âmelin yok, kabirde olsun direk... Ey Hicranî, mahşerin kapısıdır burası, Burada alınacak yüklerinin darası... Nûriye Akyol 16/6/2023 Görsel alıntıdır. |