aleyâ jerosalemski’de muhayyel bir gezginin düş fırçalamaları yahut ayakkabısına koyacak ayağı kalmayan gazzeli çocuğa ağıtyine kayboldum yine aynı şehirde yine aynı şekilde unuttum schindler’ın listesinde kaç çocuğun olduğunu gazze’de kaç çocuğun öldüğünü unuttum wladyslaw neden ağlamıştı unuttum wladyslawa neden ağlamıştık ve pijamalı çocuğun neden öldüğünü beni en çok çocukluğumdan eksilt gönenmeyeyim uzaklığına çatal bulamadığın tabldotlarda açlık oyunları demir bardaklardan yudumladığın sularda holokost ve fosfor boğazın yanar da sen suskun sunarsın iğde kokan dudaklarından kavramsal arada kalmışlıklara gamzen o pazar yeri dağılmışlığı infilak sonrası ortadoğuda bu terli terli su içmelerine ne demeli beni bir az umursayışından eksilt güzelsin bu sakin bir itiraf kumanya sırasında yumrukların sıkı sımsıkı utancın değil saçların gamzende mustazaf “schindler’ın listesini kurut kuraklığında unut roma ligockayı, anne frankı, esmayı ve zümrayı unut oliwiayı şehrin bombardıman artığı dükkanlarını gezerek ara fosforun değmediği wladislavı sonra ne aradığını unut unut ve terliyken su iç kana kana üşütsen ne çıkar, güvenle gideceğin bir hastanen olmadıktan sonra beni en az bakışlarından eksilt gözlerine mülteci göz nemimi Mescid-i Aksan’da yoğur turnusol olamaz başka kirpikler göğsündeki öfkeni, kimseye mimlenmemiş öfkeni merhametinle doğur Zyklon B’ yi hiç tanıma yine kayboldum yine aynı şehirde yine aynı şekilde unuttum schindler’ın listesinde kaç çocuğun olduğunu gazze’de kaç çocuğun öldüğünü unuttum wladyslaw neden ağlamıştı unuttum wladyslawa neden ağlamıştık ve pijamalı çocuğun neden öldüğünü ve pijamalı çocuğun nerede öldüğünü siz unutmayın çocuklar insanlığın nerede öldüğünü… fm Cizlavet’kasım |