Ey Bulut!
Ey Bulut!
Ey bulut, bekle beni kanat takıp geleyim! Kor olmuş yüreğimi ıslatmakla sönmüyor. Semada neler saklı gözüm görsün, bileyim Körelmiş duygularla sevda çarkı dönmüyor. Nasihatten beridir şu arzın sakinleri Hoşgörüyü öldürmüş ihtirasla kinleri Madde ile kirlenmiş o tertemiz dinleri Toprağa düşmedikçe kötü huylar dinmiyor. Yâr düşmüş süs peşine, bilemedim bu ne hal Boynunda altın zincir, ayakta gümüş halhal Elinde dondurması, gözü ile arar bal Altın suya batırsan ruhu yine kanmıyor. Bu gezegen dar bana, yol yok mu yıldızlara? Derdimi döksem bitmez kemençeye, sazlara Ne verdimse yetmedi gözü doymaz kızlara Gazı nerden almışlar, havaları inmiyor? Pası doğru vermeyen bende bulur hatayı Topu elinde saklar, doldur diyor potayı Dalgalar arasında kaybetmişim rotayı Karanlıkta yüzerim, gönül farım yanmıyor. Kanaat rüzgârları hep ihtiras esiyor Dünyalık sevdalığı aşkı rafa asıyor Masumiyet bülbülü güllerine küsüyor Şu yürek kabarınca kolay kolay sinmiyor. Mustafa HOŞOĞLU |