UMUT TEPESİ
Bir gün çekip gideceğim
Semt pazarının ıskartalarını bekleyen beklemelerim son bulacak Ve şehrin izbelerindeki son ışıkta sönecek Rüzgarım bad-ı sabah meltemi gibi son kez esecek ve daha esmeyecek En üryan kelimelerimin feri sönecek Ama dönecek dünya Dünya yine de dönecek Zifiri karanlık yolunda yürürken Yoğurtçu parkının Bira şişesine sığdırılan hüzünlerine yaş damlarken o çocuğun Orta yolu bulunamayan müzekker zabıtları mühürlenirken Ve kiracıları kapı dışarı edilirken Balat yokuşundaki hanelerin sarmaşıklarıyla birlikte sarhoş nağmelere vokal yapıyor dudaklarımız Ve fakat müzeyyen Çıkılan bu rotasız ve pusulasız bu buzlu yola sığmıyoruz görmüyor musun ekabir tam tekmil ant içmiş mushafa el basarak tükenen mecalimi daha da tökezletmeye Ve canına ot tıkıyor Adalet peşindeki cumartesi anneleri kadar yaşlı heveslerimin Zemheri ayazında donarak ölmeyi umursamayan Savruk bir hırpanisiyim ben şimdi bu kentin Dallarım yorgun bir han sahibi gibi bu kar tanelerinin yeşeren her yeni filizin çabasının akim kalmasından damımım köhne küpeşteleri Kan revan olmuş ardiyeleri Mülteci duygularımın cesetleriyle dolu ağzına kadar Yaralı kuşların sığındığı ama sağ kalamadığı o güveli camlarım Ve kapısı kırık ve anahtarı kayıp ar damarım Bir yağmura ancak paklanır bu harabe zamanlarım Bardaktan boşanırcasına yağan bir yağmura Ümidimin ve hevesimin azalan yakıtı İçimdeki İbrahim’i yakan nemrut ateşi Kan pınarı şakaklarım ve yorgun acılarım Fecri muştuluyor kapkara bir gecenin ardından |
Bu kar tanelerinin
Yeşeren her yeni filizin
Çabasının akim kalmasından
Damımım köhne küpeşteleri
Kan revan olmuş ardiyeleri
Mülteci duygularımın cesetleriyle dolu ağzına kadar
Bu şiir, bir ağacın üzerinden, hayatın zorluklarına ve mücadeleye dair bir hikaye anlatıyor.
Şair, ağacın dallarını yorgun bir han sahibine benzetiyor. Bu, ağacın gücünü ve enerjisini kaybettiğini gösteriyor. Kar taneleri, ağacın yeşeren filizlerini öldürüyor. Bu, hayatın zorluklarının ve engellerin, insan çabalarını boşa çıkarabileceğini gösteriyor.
Ağacın damındaki küpeşteler köhne, ardiyesi kan revan olmuş. Bu, ağacın geçmişte yaşadığı acıları gösteriyor. Yaralı kuşlar, ağacın sığınak sağladığı ama onları koruyamadığı insanları temsil ediyor. Ağacın ar damarı kırık ve anahtarı kayıp. Bu, ağacın umudunu ve inancını kaybettiğini gösteriyor.
Ağacın yağmura ihtiyacı var. Bu, ağacın yeni bir başlangıç için umutlandığını gösteriyor. Ancak, yağmur bardaktan boşanırcasına yağmalı. Bu, ağacın zorlukların üstesinden gelmek için güçlü bir desteğe ihtiyacı olduğunu gösteriyor.
Şair, kendi hayatındaki zorluklara ve mücadelelere dair bir hikaye anlatıyor. Ümidinin ve hevesinin azaldığını, içinde bir yangının yandığını, acılarına dayanmakta zorlandığını söylüyor. Ancak, fecrin yeni bir gün getireceğine dair umuduyla zorlukların üstesinden gelmeyi umuyor.
Şiir, güçlü bir anlatımla yazılmış. Şiirdeki imgeler, şairin mesajını etkili bir şekilde aktarmasına yardımcı oluyor. Ağaç, kar taneleri, küpeşteler, ardiyeler, yaralı kuşlar, yağmur gibi imgeler, şiire görsellik ve anlam katıyor.
Şiir, hayatın zorluklarına ve mücadelelere dair bir içtenlik ve samimiyetle yazılmış güzel bir eserdir.
yüreğinize sağlık 10 numara...