EYLÜL RÜZGÂRI
Eylül rüzgârları esiyor yine yanan yüreğimde
Böyle kaç mevsim geçip de gitti Nice sonbaharlar yolcu ettim gönülde Soldu kasımpatılar, terk etti göçmen kuşlar Hâlâ gelmedin beklediğim o mekanımıza Gözlerim yollarda yaş döke döke Ömrümü tükete tükete Vuslat hayalime düşler kurarken Söyle, kavuşmamız ertelendi mi ? ...Hangi eylüle ? Her gelişinde papatyalar sererdin kapıma Lavanta renkli akşamlarımda Leylaklar açardı gönül bahçemize Çiçek çiçek renklenirdi bize eylül geceleri Sonbahar’ın sararmış yapraklarını Süpürürdü vuslatın gelişiyle Ve bir şarkı alır götürürdü eylül akşamlarına ’ Varsın Gönül Aşkınla Harap Olsun Efendim ’ Şimdi gecenin bu vaktinde eylül esintisi içimde Penceremde karanlıklara dalıyor bakışlarım Gökyüzüne serpiştiriyorum Umutlarımı, yıldız yıldız düşen saçlarımın tellerini Meltem rüzgârı belki de sana ulaştırır Anılarımız tazelenir ansızın eylül çıkmazında Hatırlar mısın gül bahçelerinde memleketimin Fırat’ın suları ile beslenmiş mavi gülünden Ve Halfeti’nin en asil siyah gülünden Doldurmuştun ellerimi, Unutulmaz hatırandı kokuların Solmayacak anılardı nice zamanlar geçip gitse de Kavlimiz birdi ölürcesine Kim ne derse desin, aşk varken yüreğimizde Solsa da güller, ayaz vursa da Güz akşamının gizeminden açacak yeniden Sevda yoluna eylül çiçekleri serpilecek Şimdiden... Günay Koçak 11. / 9. / 2023 |