0
Yorum
11
Beğeni
3,7
Puan
447
Okunma

TEVHİD
Aşkta karanlık günlerden geçiyoruz.
Mum niyetine parmak uçlarımızı yakıp,
yüreklerimizi sızlatan sevi sözleri,
amansız bir alev gibi sarıyor bedenlerimizi.
Farkında mısın,
aslında biz imkânsız olanı yaşıyoruz.
Sen “aka kara”,
bense “gelecek flu” diyorum.
Ola ki renkli bir gülüş belirse dudaklarımda,
“Adam sen de,” diyerek
yanaklarımdan iyotlar sızdırıyorsun.
Hatırla,
tam da bu zamanlardı.
Ben pembe mutluluklar vaat ederken sana,
sen hicran diyordun.
Sahi,
bunadım mı ne?
Ben Eylül,
ya da Ekim diye hatırlıyorum;
sen ise “Nisan’dır” diye tutturmuşsun.
Fark eder mi ki sevdikten sonra?
Yeter ki zemheriye düşmesin yolumuz.
Göçmen kuşlar gibi,
yeter ki bir sonraki göç mevsimine hazırlanalım.
İmkânsızlığı ikimiz de biliriz
ve sensiz ıssızlığımı.
Ne zaman ki yorulursun aşka kanat çırparken,
durup bende dinlenirsin;
ve ben,
en derin sessizliğimle eşlik ederim sana.
Sabah uyandığında mesela,
mahmur bakışlarına takılırsam,
hınzır tebessümlerimi yollarım ufuk ötesine.
Gerneştikçe sen,
aşkı bir duaya sığdırırım ben.
Sen Nemrut gibi putlara tapınsan bile,
ben aşka Tevhid der
ve yine,
ve seni hep severim.
Efkan ÖTGÜN
5.0
67% (2)
1.0
33% (1)