SENSİZİM
Sensizim
Yorgun günlerin gün batımında Her gecenin köşe başında Yolumu kaybetmişim üstelik, biçareyim Sen hiç sensiz kalmadın ki nerden bileceksin Ağlamamak için dişlerini sıkmanın acısını Gırtlağına çöken kelimelerin düğümlenmesini! Bazen soluksuz bazen lâl kalmayı En çokta sensiz, herşeysiz kalmayı Bilemezsin… Sensizim, sensiz Gök bile dar gelir bana Uçsuz bucaksız bir hüzün gözlerimde Bakmaya korkarsın Dipsiz bir kuyu işte düşsen çıkamazsın Aynalara küskün yüzüm Işık bile girmez içeri kırıklarımdan Sana karanlık bana mezar olur Bilemezsin… Sensizim Yarı çıplak düşlerim flu artık göremezsin! Körlük mü bu? Rıza gösterdiğim tüm hislerden şimdi kaçarken Ayak izlerinde kaybolurum Sen kulaklarını sesime kapatmışken.. Sensizim, Yorgunum bir hayli Sırtımda küfeyle dünyanın yükü, ezası Bir gülden incedir mah cemalin gönlüme Umudu tazeleyen gülüşünden sunda Kalkayım yüz üstü düştüğüm yerlerden Bir divaneye aşkı sordular da Dedi ben niye divaneyim diye? Ya ben ; Niye, neye divaneyim böyle? Sensizim, Susuz kalmış dudaklarımdan dökülen her kelime Adınla son buluyor bak Bazen özlem bazen gözyaşı bazen içinde kaybolduğum keder Ama hepsi sen , hep biz Sensediğim anlar nefes kesiliyor ömrümden Bin füze atılmış topraklarımda İşgal altında esir düşmüşüm sanki Sana teslim ruhumla Can veriyorum adını şehadet bilen kanımla… |