Suskunluğun Arefesi
Sahteymiş bütün sevgiler..
Kimin gölgesine sığındımsa, Kararttı dünyamı gülemedim Yıkıldım, parçalandım Kimselere bişey diyemedim İçimde sakladım hıçkırıklarımı. Açamadımsa yüreğimi.. Diyemedimse derdimi kimseye Bunca zulmun içinde.. Sevemedimse gönlümce Suç ben de mi? . Söyle! Bir insan ne ister? Güvenden şefkatten öte.. Hiç mi hak etmedim gerçeği? Ömrüm hep töhmetle geçti. Susturmadım gönül kuşumu. Yinede ölümüne sevdim.. ’Sevginin beşiğinde umutla.. Ninnilerle büyüttüm yüreğimi’. Yeri geldi baba oldum Yeri geldi anne oldum Yerinde kardeş.. Yerinde eş, dost, sırdaş. Dört elle sarıldım hayata. Yenilgiler yoktu düşlerimde Öylesine inançlıydım ki sevgiye Mağlubiyet yoktu kitabımda Öümüne direndim yenilgilere Ama neylersin ki, kader işte kader! Suskun yüreğin atışı daha sesli oluyor. Daha bir deli seviyor/hoyratça.. Biraz gözü kara, biraz da mahçupça. Ama mert ve insanca. Seni çok seviyorum; Demekten.. İmtina etmedim hiç bir zaman. Gel gör ki, yüreğimden sürgün edildi sevdalar. Açmazlara düştüm.. Yargılandım. Müebbete mahkum oldum. Ve hiç bir suçluya kesilmedi böylesi cezalar. Şimdi suçluyum. Neden mi? İtiraf ediyorum.. Çünkü.... ’Seni çok seviyorum’ (6 Haziran 2008) Emine Genç |
Daha bir deli seviyor/hoyratça..
Biraz gözü kara, biraz da mahçupça.
Ama mert ve insanca.
...
Kalem, yüreğe ayna olmuş...görmeyen gözler görsün diye...
Yürekten tebrikler onuncuköyden...