ASRIN FELAKETİ
Yıl ikibin yirmi üç altı şubat gecesi,
Uykuda yakalandık asrın felaketine. Hala çözülmüş değil depremin bilmecesi, Adım adım yürüdük asrın felaketine. Ne denir nasıl denir "kimse var mı" orada, Canhıraş haykırışlar çarpışırken havada, Az biraz sessiz olun sanki ses var burada, İnsanlık şahit oldu asrın felaketine. Ne fıtrat nede kader; bilmem başkası ne der, İhmaller silsilesi kim bilir kime gider, Sorumlu sorumsuzu gider şikayet eder, Beraber sebep olduk asrın felaketine. El açıp dua ettik alemlerin rabbine, Beterden beter etme sokma yerin dibine, Yol yolak belli değil girdiler birbirine, Zelzele neden oldu asrın felaketine. On şehir etkilendi; Hatay, Maraş yerle bir, Adıyaman, Malatya; sanki enkazdan nehir, Adana, Antep, Urfa; öbürü Diyarbakır, Tek tek hedef oldular asrın felaketine. Velhasılı; yaşadık bir gecede mahşeri, Öğrendik çaresizmiş insan denen beşeri, Mevlam şekillendirdi yarattığı eseri, Kullarını ram etti asrın felaketine #02.06.2023# 22;40 Necdet Akcakaya/Ankara |
İhmaller silsilesi kim bilir kime gider,
Sorumlu sorumsuzu gider şikayet eder,
Beraber sebep olduk asrın felaketine..." kimse kimseyi kandırmasın işin özeti aha bu dörtlükte. Çünkü, sen tedbirini alır sonra taktirini Yaradan'a bırakırsan o vakit yapılacak bir şey yok diyebilirsin. Belki o zaman asrın felaketi lafına sığınabilirsin yoksa hiç bir tedbiri alma, üstüne olabilecek bütün olumsuzlukları (kötü malzeme ve yanlış yapılaşma gibi) yap sonra asrın felaketi de geç. Kim inandı buna. Bence asrın felaketi değil asrın rezaleti olsa gerek.
İnsan sormaz mı? Aynı deprem Japonya da olsaydı sonuç böyle mi olacaktı.
Neyse kalemin daim ilhamın bol olsun değerli şairim.
Gönül Pınarı tarafından 6/2/2023 11:11:51 PM zamanında düzenlenmiştir.