İÇİMDEKİ SENLİ ŞEHİR
Gözyaşlarım, gözlerine damlamışçasına sen de kaldı dünlerim.
Ürkek bakışlarındı beni benden eden. Zamana bakmadan harami rüzgârlar aldı götürdü beni Ellerine, kollarına konan yeşilli umutlara doğru. Lacivert akşamların altın sarısı düşlerinde Rıhtıma varmak için harıl harıl çalışıp Uykuda sarıverecek seni güzel düşlü olgular. Her günün ardından güçlü olduğunu hissedip Lüzumsuz diye dokunduğun her nesneyi hayatından silip Umuda sarılacak, bundan sonra hiçbir sıkıntıya geçit vermeyeceksin. Meltemli gecelerin renkli büyük ihtişamıyla El bebek gül bebek diyerek değer vereceksin doğru gönüllere. Lav gibi püskürerek seni küstürenlere Tavrını koyup, yazacaksın hayatın her halini. En bilinmedik şeylerdi hüznü ruha salanlar. Mutluluğun adıyla, güneşin ışıltısıyla Çalan müziğin yüksek ritmiyle En güzel aşkı büyük bir tutkuyla yaşayıp Labirenli yolların çakıl taşlarını eritip Ezilen duyguları tamir ettirmeyi bileceksin. Bir gün bana doğru yol alarak gel İçimdeki senli şehirde buluşup Hakikatin yolunda birbirimize dört elle sarılıp Aynanın diğer tarafında duranları görmezden gelerek Tam o vakitte geçmişe nokta koyarak Unut yaşadığın kötülükleri Nefes almanın kutsallığını çek içine doğru. Mehmet Öksüz |