Osman dayının bağıTa küffâra nam salmış Osman dayının bağı Demişler ki şüphesiz bu çağ Osman’ın çağı Osman dayı akıllı teknik onda fen onda En güzeli isteyen adaletli gen onda Merhâmeti ziyâde güçlü kuvvetli biri Gece gündüz çalışır dökermiş alın teri Dört civâr çekememiş kıskanmış kimyâsını Lâkin çözen olmamış bereket simyâsını Çoğunun bağı kuru onunki salkım saçak Türlü türlü üzümler rengarenk kucak kucak Osman dayı bahtiyâr hane halkı şen mesut Refâhı artırmakmış zaten birinci maksut Çok geçmemiş bağına yedi tilki dadanmış Osman dayı bunların şerlerinden usanmış Yedisinin içinde varmış yaşlı birisi Dermiş; "Yeyin durmayın nasılsa var gerisi" Ve bir de sırtlan varmış beklermiş sırasını Dermiş; "Bende isterim kalanın yarısını" Tedbir kâr eylememiş dadanmışlar bir kere Doymuyorlar bir türlü artar göz göre göre Nasıl dönderecektir bağ bahçenin çarkını Tilkiler bitirecek çoluk çocuk rızkını Osman dayı çağırmış gün görmüş kahyasını "Nasıl bozalım" demiş bunların mahyâsını Kahya bilge bir âkîl dolaşmış şehir şehir Demiş ;"Çitlerle bile olamadın muktedir Eski köyde var idi böyle belâlı illet Bunların hilesinden yaka silkmişti millet Sınırdaki çiftlere zehirli üzüm serdik Cümlesi telef oldu ancak felâha erdik" Aklı yatmış bu işe bizim Osman dayının O ki varisi idi adı görklü Kayı’nın Eh demiş; Osman dayı "Bunlar haddini aştı Dur durak bilmiyorlar benimde sabrım taştı Hüküm senindir gayrı dilediğin gibi yap Atalarda öyle der şeytana gerek azâp" Kahya koyulmuş işe sermiş çite üzümü Bağı halâs eylemiş gerçek imiş çözümü Kul Makberî anlattı bu işin kıssasını Varsın dileyen alsın üstüne hissesini _______Makberî |
Emeğine yüreğine sağlık
______________________________Selamlar