Duruşumda saklıyım bir de annemin dualarında...

Hırsız bir hüznün perde arkasıyım:
Tezat iklimlerde sekerim
Yüzü açılmamış bir gizemim ben
Methiyeler dizdiğimdir içimde saklı gizin ve sevginin
B/eşiğinde s/alınan hasretim

Bir düşüm ben gözünden düşmediğim
Meleklerin ç/ağrısı
Sırtımda hüzün hırkam
Ve asi/l fıtratım
Uyruğu yoktur matemimin
Ulağımsa şiir
Uydusu olduğum aşkın hasretini ç/ektiğim
Dizelerde saklıdır hicretim ve hicvin

Göğe asılı bir duayım ben
Yüreğe kazılı bir duvak ya da duvar
Hali hazırda harf ihlali yapan şiirlerin nazında saklı
Niyazımla tutukluk yapan yüreklerden kaçtığım nazarında
Sevdanın:
Kâh beyitler kâh bentler aştığım

Rengimdir beyaza dönük
Ruhumdur virane
Rakımı ölüm olan bir seyyah name
Hazansa ritüelim
Baharda açan bir gül’ üm
Matemimle örülü Kutup Yıldızı
Zıt kutuplarda saklı nefesim
Kendimi kendime çektiğim
Ziyadesiyle de itildiğim
Rutin rüzgârın fısıltısı
Aykırı doğamın şakıyan masalları
İzbelerde saklı bir metruk hece iken giz
Aşkla şahlandır izini sürdüğüm ölü nefis
Badireler atlattım atlatalı
Sığındığım yürek denen martavalı
Kimse kirli kılan
Saf tuttuğum kadar masumiyeti
Yürekte saklıdır asaleti yaşamın

Arz ettiğim…
Arzı endam eden sönük taleplerin
Dinmek bilmeyen hüznü ve telaşesi
Taşlanan kıvancım
Şahlanan saltanatım süremediğim
Sürüldüğüm coğrafyalarda saklıdır tesellim
Çünkü acımla ve yoklukla haşır neşir bir gazelim

Tutanaklara geçsin kalemim
Kayda değer bulmayan kimse namerdiyim bilinmezin
Vuku bulan tek bilindik Rabbimde saklı huzurun ibresi
Elbet kutsal kitabımda saklı her kelimenin direktifi
Ve işte kölesi olduğum sevginin kıblemde saklı rüzgârı
Kuyruğuma dadanan bunca yalan martavalı
İzini sürdüğüm hasretim kendime
Hizaya gelmeyen hangi zalimse düşmem de yakasından
Geldim geleli bu dünyaya
Geçimsiz ruhların salvolar sunduğu rotamda

Göçebe bir kuşum ben
Geçemediğim kendimden
Bazense kendimden kendimde bir yolculuk
Sirenleri arızalı olsa da vuku bulan tevafuk
Aşka hasat
Hazanla maksat
Azan nefsin ayarındaki tuzak
Azat edilesi bir iklimim
Azadesi evrenin
Aralıksız şiirlerle söküklerimi diktiğim

Dilemması ömrün
Şerh düştüğüm her gün her şiir
Mukayesesi asla olmaz bu hadisenin
Ben ki: içimdeki masum çocuğa kefilim
Ederim ve asam
Astığım ruhum ve yüzüm
Tutsaklığında sonsuzluğun
Ansızın sustuğum
Ve işte kalemimle konuştuğum

Azadesi mevsimin
Dalına özlem duyan bir yaprağım
Asla da yaprak gibi titremediğim
Titrinde aşkın mutsuz
Teninde gizemin savruk
Doğrularımı savunduğum kadar da pervasız
Paye vermediğim nice yolsuz münafık
Aşkla erdiğim hidayet ötesi
Gizin de peşinde sözcüklerdir mevsimin kasidesi
Şerh düşülesi her gün ve umut
Elbet sevgidir sonsuzluğun kasidesi mersiyesi