Sağaltmakkülhanbeyi tesbihi gibi sallı’yordu kifayetsiz arz-ı kadimi- bir imgeyle üçbuçuk cümle korkusu yazdırdı yerçekimi/ iştahında birikmiş seslerle sıyırdı yerkabuğu gölgesini karıştırdı afak koyarmış kasvetin toz duman renklerini ünleyen dağlar yankısıyla asri ve gizemli aşk-ı vuslata ermişti kat kat olmuş can buğusu tutunmaz cismi görüntüleri yanmış göğün altında sessizlikti yardımların faili ve hepsinin adı ümitti ve başardı ölümlerden yüksünmeyen uykusuzluk cenneti.. ve ebedî öpülesiydi buz sarkıtlarında tırnak kanamalı el silüetleri... .. |