ADAM OLAMAZSINÂli Osmanî’ de bir piri fâni, Bir evlât büyütmüş hayli yabani… Ecdadı oğluna tamamen yükmüş Anadan, babadan sanki büyükmüş Çok uğraşmış baba, çalışmış durmuş, Oğlan büyüdükçe azmış, kudurmuş! Ne nasihat dinler, musibet tanır Ne akıllanır o ne de uslanır. ’- Ne söylesem adam olur acaba? ’ Her gün tekrar eder durur da baba… - Adam olmazsın der her seferinde Oğlan vezir olur günün birinde. Giyer kavuğunu, takar tuğunu Salar sağa sola tüm buyruğunu. Çağırır öfkeyle dışardan çeri! Çeribaşı koşar gelir içeri... - Emredin vezirim, tiz halledelim, Ferman nire ise hemen gidelim! - Vezir ferman eder; Gidin babama Bindirin de gelin tiz arabama! Karşı çıkarsa da tutun kolundan Sürüyüp getirin köyün yolundan! Dinler fermanını çeri vezirin Gözyaşına bakmaz hiç yaşlı pirin Derdest edip atar kapıya çeri Baba yorgun argın girer içeri… Oğlan, makamından der ki; “-Ey baba! Ne diyeceksin sen şimdi acaba? Adam olmazsın der dururdun bana, Vezir oldum bak ben Âli Osman’a!” Baba müstehzi bir şekilde söyler; - Ben değil utandı tüm bizim köyler! - Ey oğul ben sana neler söyledim? Ben ne zaman vezir olmazsın dedim? Vezir olursun da Âli Osman’a; Adam olamazsın dedim ben sana... Sen adam olsaydın yapmazdın bunu Babanın kapında sürtüp burnunu, Gelir de kapımda rızam alırdın Bence sen o zaman adam olurdun... **Antalya-2002/12 Halil Şakir Taşçıoğlu ÜSTATLARDAN: Gerçeği söylemez, yancı dalkavuk, Anadan üryandır, başında kavuk. Adamlık ölçülmez, tahtla, sarayla, Pazara düşerdi, olsa parayla….........................................Malkoçoğlu “Manzum hikâyeler kitabımdan alınmıştır…” Bilinen bir kıssanın manzum halidir… |