Peygamberimiz H.Muhammad Mustafa (s.a.v)in hatırasına ithafen yazılan Hayat hikayesinin 50.bölümü
Haydi Hayırlısı.50. bölüme ulaştık.
yapıp ettiklerimle değil de, yapmak istediklerimle alsa boyumun ölçüsünü bitirdiğim işlere bakarak değil içimde büyüttüğüm hayallerimle takdir etse beni elimden gelenleri değil sadece kalbimden geçenleri tartsa terazisinde
yapamasam da, yapmak isteyişimle yapmış saysa iyiliği düşünüp tasarladığım kötülükten vazgeçtiğim için kimsenin vazgeçtiğimin farkına varmadığı kötülükten döndüm diye sessizliği bozsa omuzlarıma dokundursa merhametini
ettiklerimle değil edemediklerimle de değil etmek istediklerimle edemedim diye kendimi paraladıklarımla kıymet biçse bana hapsetmese beni cüz-i irademe
elimin eriştiği yerin sığlığında değil hayallerimin göğüne saldığım uçurtmaların ufkunda görse beni sırlı aynasına et kemikten gövdemi değil dünyaları avucunda eritmeye kararlı ruhumu konuk etse bitirdiğim işlerin daracık hacmine sığıştırmasa beni
İdeallerimi kocaman mavi bir gökyüzü gibi sergilese özlemlerimin her birini, çiçekçiçek gerçekleştirse tohumlarca filizlendirse, doyasıya meyvelenmiş bir bahar serinliği tutsa elimden... arzu ettiğim, umduğum, yoluna düştüğüm, uğrunda çabaladığım ideallerime göre belirlese beni
* efendimiz dönüp süraka’ya baktı süraka’nın atının ayakları bir anda dizlerine kadar yere battı kurtulunca, tekrar takip etti atının ayakları yine yere saplandı
o vakit anladı ki ne onun elinden ne de kimsenin elinden gelmez ki ona ilişsin ya muhammed dua et kurtulayım sana hiç dokunmayacağım seni takip edecek kimselere de senden hiç bahsetmeyeceğim
server-i kainat efendimiz dua etti Cenab-ı Hak ,duasını kabul etti süraka’yı o müşkil durumdan kurtardı süraka resul-i ekrem efendimizin yanına vardı kendisini tanıttı
ilerde islamiyetin her tarafa hakim olacağı mülahazasıyla bir emanname istedi resul-i kibriya kendisine yazılı bir emanname verdi hz.ebu bekir yazdı emannameyi
süraka, ey Allah’ın peygamberi, emret istediğini yapayım…dedi resul-i ekrem, git, öyle yap ki, başkası gelmesin efendimizden bu talimatıyla derhal geri döndü
arkadan gelen kureyş takipçilerine ben buraları arayıp taradım kimseyi bulamadım başka tarafa bakalım diyerek onları geri çevirdi
kaderin tecellisine bakınız ki, günün başlangıcında sevgili peygamberimiz (s.a.v.)i ele geçirip öldürmek için atına atlayıp takibe çıkan süraka günün sonunda, aynı zatın bir muhafızı oluyor onu düşman takibçilerinden korumaya çalışıyor
sonraları ebu cehil, süraka’nın bu haline vakıf olunca pek ziyade gadaba geldi onun gayretsizliğinden sıkça bahsetti
mu’cize-i ahmediyye’ye şahit süraka da ona eğer atımın ayaklarının yere gömüldüğünü göreydin sen de muhammed’in peygamberliğine iman ederdin şiiriyle cevap verdi
hicretin sekizinci senesinde resul-i ekremin huneyn gazasından dönüşünde huzur-ı risalete emanname ile gelecek islamiyetle müşerref olup peygamberimiz (s.a.v.)in iltifatına mazhar olacaktı
daha sonra resul-i ekrem beraberindekilerle kızgın çöller üzerinde yol almaya başladı yine sanki alev yağıyordu gökten kızgın kıvılcımlar fışkırıyordu yerden
hz. zübeyr bin avvam, şam ticaret kafilesiyle medine’den mekke’ye gitmekteydi yolda resul-i kibriya efendimizle karşılaştı birer beyaz şam maşlahı giydirdi peygamberimizle hz. ebu bekir’e
resul-i kibriya devesini süratlendirdi deve sırtında sür’atle yol alan efendimiz beraberindekilerle amim denilen mevkie ulaştı sehmoğulları yurdu buraya yakındı
reislerinden büreyde bin huseyb, kureyş’in 100 deve vadini işitmiş olduğundan seksen kadar adamını da alarak peygamber efendimizi buldu
resul-i ekrem ona, sen kimsin diye sordu ben, büreyde’yim deyince efendimiz hz. ebu bekir’e ya eba bekir işimiz serinledi ve düzeldi ..dedi
peygamberimiz (s.a.v.) tekrar büreyde’ye kimlerdensind eslem kabilesindenim peygamber efendimiz yine hz. ebu bekir’e dönerek ya eba bekir, selamete erdik
efendimiz, eslem’in hangi kolundansın diye sordu büreyde, sehmoğullarındanım bunun üzerine efendimiz hz. ebu bekir’e, ya eba bekir, okun çıktı buyurdu
fahr-i kinatın akval ve etvarına metanet ve ağırbaşlığına lisanındaki düzgünlüğe müsahhar ve hayran olan büreyde peki, ya sen kimsin
resul-i ekrem, ben, abdülmuttalib’in oğlu abdullah’ın oğlu muhammedim Allah’ın resulüyüm deyip onu islâma davet etti büreyde, davete derhal icabet etti beraberindekilerle birlikte kelime-i şahadet getirerek müslüman oldu
peygamber efendimiz geceyi burada geçirdi sabah olunca büreyde, ya resulallah yanında bir bayrak olmadan medine’ye girmen doğru olmaz sarığını çıkarıp mızrağının ucuna bağladı medine’ye girinceye kadar peygamber efendimizin önünde onu taşıyarak yürüdü
* yırtılabilir bir perdede kırılabilir bir zeminde yalpalayarak yürüyen sonunda toprakta çürümeye mahkum bir ademoğluyum ben
ben kimim ki içimin de içini Rabbimin nazarına gizli saklısız sunuyorum etten kemikten gövdeden çıkan eylemlerimle taş, kağıt ve metalden inşa edilen başarılarımla ruhum üzerinde yükselen kalbimle inşa ettiğim niyetlerim üzere O’nun rızası olmadan kimim ben
sadece Bir sensiz olmaz dediği için O’nun seçimidir varlığım, başkasının değil O’nun bana rağbetine borçluyum yokluğuma razı olmayışına borçluyum eksikliğimi eksiklik bilmesine yeryüzü yalnızlığıma sözüyle eğilmesine
dudağıma söz koymasına her düşüşümde beni kaldırmak için rahmet elini uzatışına... borçluyum yanıldığımda dönüşümü sabırla bekleyişine unuttuğumda, yeniden hatırlamamı bekleyişine
şimdi ve burada bir kul olarak var olan ben Yaratıcımın, yokluğumda bile bana rağbet ettiğine şahidim benzersiz rağbetinin canlı belgesiyim şefkatli beğenisinin sıcak imzasıyım buradayım ve varım
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
dudağıma söz koymasına her düşüşümde beni kaldırmak için rahmet elini uzatışına... borçluyum yanıldığımda dönüşümü sabırla bekleyişine unuttuğumda, yeniden hatırlamamı bekleyişine
şimdi ve burada bir kul olarak var olan ben Yaratıcımın, yokluğumda bile bana rağbet ettiğine şahidim benzersiz rağbetinin canlı belgesiyim şefkatli beğenisinin sıcak imzasıyım buradayım ve varım
Bu şiirinizi dün okumuştum hocam hatta yorum kattığımı da sanıyordum ama akşam bir şiire başlamıştım buna sebep çok şiirlere uğrayamamıştım... Ve şimdi bir kez daha pürdikkat okudum ve çok beğendim... İhlasla yazılmış yürek sesinize gönül dolusu tebriğimle... Sonsuz saygı ve selamlarımla...
Cenab-ı Hak bizleri Yüce Resûl'ümüzün (sav) şefaatine nail olanlardan eylesin inşallah 🙏 "Bir hayalim vardı Alemlerin Efendisinin hayatını bir eser haline getirmek" Rabbim nasip etsin inşaallah. Sayısız şiirlerinizle bizlere Yüce Resûl'ümüzü (sav) her zaman hatırlattığınız için Allah râzı olsun. Sonsuz selam ve dua ile. Allah'a emanet olun.
her düşüşümde beni kaldırmak için
rahmet elini uzatışına... borçluyum
yanıldığımda dönüşümü sabırla bekleyişine
unuttuğumda,
yeniden hatırlamamı bekleyişine
şimdi ve burada
bir kul olarak var olan ben
Yaratıcımın, yokluğumda bile
bana rağbet ettiğine şahidim
benzersiz rağbetinin canlı belgesiyim
şefkatli beğenisinin sıcak imzasıyım
buradayım
ve varım
Bu şiirinizi dün okumuştum hocam hatta yorum kattığımı da sanıyordum ama akşam bir şiire başlamıştım buna sebep çok şiirlere uğrayamamıştım...
Ve şimdi bir kez daha pürdikkat okudum ve çok beğendim...
İhlasla yazılmış yürek sesinize gönül dolusu tebriğimle...
Sonsuz saygı ve selamlarımla...