SORMA
Sorma bana işte nasılsın diye..
Yüzümde hesabını veremiyeceğim hiçbir kırışıklık yok benim.. Esmer akşamlarda hummalı sayıklamalarım.. Sonra sana varmayan hayali koşmalarım.. Hepsi hatta bu şehir bile bana tuzak.. Sorma işte neden diye.. Meçhul ve müebbet bir yanlızlığı seçiyorum.. Hayallerimi sana anlatamadan.. Resimlerine şiirler yazmadan.. Genzimdeki iyot kokusunu sana benzeterek.. Tuvalimdeki mavi denizleri silerek gidiyorum... Şimdi sorma bana neden diye.. Dili olmayan tavanlara bir sandalye atıp seni anlatmak.. Beynine yuva kuran sinsi düşüncelere dur demek.. Senli yaraları istemeye istemeye kanatmak... Ömürden düşen yaprakları sen diye diye yakmak. Nasıldır diye sorma bana.. Kaderin anlına yazmadığını yaşamazmış insan.. Saçlarıma bağladığım umutsuzluk iplerim varbenim.. Doğduğumda kulağıma ezan okuyan adam.. Ölmesin diye başımda bekleyen mübarek kadın.. Ben yanlız değilim dualarım var.. Şimdi yüreğimdeki kilitler bir bir açılıyor.. Tuvallerimde kaybolan renkler bir bir geri geliyor. Mutluluk ne ne ipteymiş ne şalda.. Ne kaymaktaymiş ne balda.. Nede hayırsız yardaymış.. Mutluluk semalardaymış.. Mutluluk semalardaymış şimdi sorma bana neden diye sorma..... KATYA 29.10.2022 |