KİMLER GELDİ GEÇTİ !

Hep unuttuğumuz, hatta kendimizden çok ötelere koyduğumuz gerçekleri çok zaman hatırlatır kayıplar..
Dünyanın içinden geçerken (Fani) olduğumuzu hep kayıplar bir tokat gibi hatırlatır bize ..

Kimileri ölümsüzlüğün formülünü bulmuşcasına yaşarken, kimileri de böyle unuttuğumuz gerçeği görmemize vesile olur..

Hep birilerinin ömürlerinin ortasına, bomba bırakıp gidenler bir mayın tarlasına basmış ve hareketsizce hislerinin sela vaktidir..

Derin bir sessizliğin çığlıkları büyürken gönlünde, gökyüzünün bile rengi kızıla dönmüştür.
Bu yüzünden telaşlara kapılıp yaşamayı es geçtiğimizde kendimize hatırlatmamız gereken, hiç unutmamamız gerekli olan gerçeklerden biri daha yaşandı ve gitti..
Ne kayıplar verdik bu hayatın tenine, Toprak bile sevdayı aldığında kokusu sevdiğimize bürünür..

Ömür hep almayı seviyor, gereğinin dışına hiç çıkmıyor, vakti saatini bekliyor, yani kaba tabirle bir pundunu bekliyor ve gözünü kırpmadan gereğini de yapıyor.

Ç_evrendekileri kandırdığını zanneden, kendini ölümsüz zanneden ahmaklar da karşısındakini kandırdığını zannedip böbürlenirken, bir gün nefesinin sayısı bittiğinde anlayamadığı, çözemediği insan olmanın gereğini anlamaya başlıyor diye umuyorum..

Bazıları da farkında bile olmadan bir ot misali ( ot dediğimiz yeşilin bile bu doğaya verdiği yayarlar say say bitmezken) yaşadığını zannederek gidiyor meçhule..

Doğanın giysisi olan çimenler bile toprağın üstünü örterken, insan denen canlı ise bir yüreğine hükmetmekten aciz, ar giysisini bile taşıyamaz durumlara kendini sokarak, para pul uğruna ç_evresini sömürmeye devam ededursun..

Gün gelir devran da döner, ki dönen devran içinde şeytana uşaklık edenler bir gün o şeytanın dişlileri arasında yok olup gidişleriyle algılayamadıkları hayata bir nesil öteye taşınan hatıra bırakacaklar.. Belki ardında bir hatıra bile kalmayacaklar olmasın etrafınızda..

Siz siz olun bir sis bulutuna emanet etmeyin size verilen yetkileri.. Sevmek ve sevilmek bedava.. Bedava diye de öyle her önüne gelene dağıtma tabi, gün olur sevgi verdiklerin ilk seni gözden çıkarıyor..

Düşünün ki; milyon hatta milyarlaca canlı hücre ve bakterilerle oluşan bedenindeki canlılar bile nefesin çıktığında seni yemeye başlayan, hayatını devam ettirenlerdir..

Bu denli bilinen varken, neden bir çok bilinmeyenli denklem misali yaşar gideriz ki.
Bu hayatı madde odaklı yaşayanların sonları hep bir madde olamama döngüsüyle devrini tamamlarken, farkındalığını fark edenler de her zaman kazanıyor..

Kaybettiğini zannettiklerimizin neleri kazandığını bilselerdi, farkı fark etmezler miydi? İnsanlığın gerçeği yoktur, enerjiler silsilesi bir renk cümbüşü olduğunu hiç unutma, unutma ki hepsi bir simülasyonun son perdesi, Bir avuç toprağa emanet edileceğin gerçeğiyle yüzleşme vakti.. İki damla göz teri, dökülen ecel terinden daha değersiz aslında..

Meçhule giden bir hayatı güzelliklerle bitirmek dileğiyle... DDD
TC Derya Dender,
29 Haziran 2022……10:16