Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. LA ROCHEFAUCAULD
Paylaş
Açlıktan ölen varmış; kâbus doldu rüyama Edirne’den Kars’a dek aradım adım adım Obezlik illetinden can veren gördüm amma Açlıktan inleyerek ölene rastlamadım
Makul cevap ararken çekilen her belaya Nice sebepler gördüm kalplerde Kerbelâya Gassallara danıştım, kulak verdim salâya Musallaya açlıktan gelene rastlamadım
Abartı olsa dahi almadım âhı ti’ye Manzarayı "zum"ladım can geldi görüntüye İbret-i alem için aş uzattım pintiye Yanına muhtaç koydum; bölene rastlamadım
Ne İblis ne de nefis işini aksatıyor İzlerinden gidenin kem dili ok s/atıyor Tamahkârlık revaçta nankörlük yok satıyor Nimetin kıymetini bilene rastlamadım
Açlık yok mu? Var elbet; lakin eksik aş değil Ne sebze ne de meyve; kuru değil... yaş değil Açlık kalpte; sevgiye! Yeri elbet boş değil Nefretle kinle dolu; şölene rastlamadım
Bu öyle bir kindi ki bulup da şayet fırsat Temizlemeye kalksa aciz kalırdı Fırat Zehrini zerk ettikçe asılsa dahi surat Kalbinden söküp sele, salana rastlamadım
Oysa insan düşünse gitmez nefsin izinde Kaybolmaz kıyl ü kalin karanlık dehlizinde Açlıktan dem vurana çare aşk denizinde Lakin herkes izinde(!); dalana rastlamadım
Mülayım çatsın diye kine satmış kaşını Zan ile gıybet tutmuş dilde köşe başını Kırk müslüman taşırken zalimin naaşını Mazlumun gözyaşını silene rastlamadım
Belli ki öfkeyi çok aşkı noksan eyledik Belli ki kem kelamı dile aksan eyledik Yazık ki nice kalbi yerle yeksan eyledik Devr-i Nemrut’ta böyle talana rastlamadım
Bin şükürü beklerken her nimet her bir ânâ Heba oldu ömürler yaklaşmadan Kur’an’a Zatından şeref alıp, ezelde Yaradana Verdiği söze sadık kalana rastlamadım
Çözmeye çalışırken insanın yapısını Çamurlu halde buldum "şerefli" takısını Belli ki almış herkes cennetin tapusunu Tövbenin kapısını çalana rastlamadım
Niyeti kirli kişi nasihattan haz etse Kelam çiçek açardı kalemin gücü yetse... Derde deva meramın muhtevası ibretse Bedava olsa dahi alana rastlamadım
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
AÇLIK SINIRDAN ÖTE şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AÇLIK SINIRDAN ÖTE şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Komşusu açken tok yatan bizden değildir anlayışına sahip bir dinin mensuplarıyız. Zaten herkes zekatını verse ne fakir kalır ne de garip.
Saatlerce bilgisayar başında şiir paylaşıp yorum yazıyoruz. Evde bilgisayarımız var, sağlığımız var, hâlâ beyin sulanmadı çok şükür. Bundan büyük zenginlik mi olur?:))
Galiba temel sıkıntı gelir dağılımında olsa gerek. Bir kısım insan halk ekmek bayiinde kuyruk bekliyor. Bir kısmı ise poşet poşet ekmeği bayatladı diye duvarlara asıyor. Lüks restoranların hepsi dolu. Deniz kıyılarında aylık kiralık dairelerin fiyatları dudak ucuzlatıyor. Ancak hava karardıktan sonra bir kısım insan ucuz olur diye pazarlara akın ediyorlar. İnsanlar ya iyice zengin ya da iyice fakir olmaya başladı. Sorun toplam milli gelirimizin az olması değil. Bu gelirin kişi başına dengesiz dağıtılması.
3-5 milyona satılan kule daireleri peynir-ekmek gibi satılırken, bu kadar lüks araç yollarda dolaşırken sorun kanımca sadece ülke gelirinin adaletsiz dağıtılması. Zenginden daha çok vergi alınıp bunun en alt düzeyde maaş alanlardan başlanılarak adilce dağıtılması tek çözüm. Rabbim fakir fukaraya yardım etsin, dayanma gücü versin.
Şiirinde de kıymetli üstadın belirttiği gibi önemli olan niyetler kirli olmasın.
Begün öğle vakitlerinde denk geldiğim sokak röpörtajı videosunda mikrofona "açız" diye bağıran obez bir hanımefendiden ilhamla kaleme aldığım bir şiir.
Açlık yok mu, var elbet. Var maalesef. Lakin, ülkemiz için çok şükür ki ölümcül düzeyde değil. Adaletsizlikten israftan nankörlükten kinden, öfkeden, nefretten... şükürsüzlükten şikayete eyvallah.