Selimiye'ye MersiyeDeşer gökkubbeyi hilâl süngüsü Budur tarihlere nakışlı mihrap Kahraman halkımın övüncü süsü Sure sure ayet ayet bir kitap Bağrından ver bize ver bize fûsun ! Sinan’ın kabrine nurdur çiniler Sümbül kokuları sarar avluyu Şerefelerin de ak güvercinler Bir dua bir niyaz dillerin de hû Seher de inleyen bülbüller susun ! Maverâdan kopup gelir ordular Akıncılar sağlam tutun hatları Pûrnur olmuş dalgalanmakta sular Minareler Cebrail Kanatları Bir firdevs misali İlahi nursun ! Dadaş Şükrü mahzun olma siper de Eyvah Edirne’ye şer düşer diye Bütün canlıların öldüğü yerde Dirilir mukaddes bu Selimiye Rabbim kıyameti avlunda kursun ! Sakın incinmesin rengin güneşten Düşmesin yağmurlar hiç cisim cisim Seni denk tutsak mı Kabe’ye eşten Her taşında saklı İlâhi isim Bilirim sendedir bir yüce efsûn ! Kudretin şiarı akar sümbüle Adın mühürlenmiş ebedi şark’a Ruhum ezanlarla süzülsün güle Naşımı musalla taşında yıka . Makberim bura da bura da olsun ! k.a.gazioğlu |