Sevmek
sevmek böylesine güzel olur mu
bidaha..! derin üzüntüler, bitmeyen özlemler, söylenmeyen sözler... aah bugün yine yağmur misali içim... o gün sana kilometrelerce ötelerden geldiğimde, bir imkânsızı başardığımı biliyordum... bir hikâyeydi bu, belki hayal, ya da rüya... ben seni yeni tanımadım ben sana yeni hasretler biriktirmedim ben bu özlem ateşi ile yeni yeni kavrulmadım... bu hikâye benim hikayemdi benim hayalim benim arzum benim özlemim... şimdi öyle bir yerdeyim ki! nefesinin yüzüme vurduğu yalazı, ve dudaklarından dökülen her sözü düşleyip, bu ayrılığı öylesine ciddiye alıyorum ki bilemezsin... öpüşmenin verdiği mucizevi mutluluğa inanırım. inanırım sesinin değdiği bütün yaralarımın deva bulduğuna... bilirim bu hasret kalbimize zulüm! ruhum mutsuzluktan yorgun bu ayrılık başımı döndürüyor aklımı kaçırtacak kadar deli bir aşk sinemde çıldırıyor... biliyorum! çaresiz olmak bunun adı, "ölmek sevmekten daha kolay" derdi babam... sen bilmiyorsun hasretten nasıl geberir insan! nasıl ister gözlerine gömülmeyi... kilometrelerce öteden sevmek nasıl zor, sen bilmiyorsun... ellerimden, dudaklarımdan çıkmıyor dudağının izi... sevmek böylesine güzel olur mu bidaha! böylesine tomurcuk güller açar mı yüreğimizde. şimdi yuvasından düşmüş bir kuş gibi kalbim... sen iyi bak kalbine sevgilim! insan bir kere seviyor böylesi delice... |