"ŞAFAK KIZILLIĞINDA KOCATEPE'DE"
“ŞAFAK KIZILLIĞINDA KOCATEPE’DE”
Dolunayda, bir altın başlı bozkurt, Tırmanıyor Kocatepe’ye. Sabah, alacakaranlık. Aşıyor granit kayaları, demirden pençeleriyle, Mavi gözlerinde, şafak kızıllığı. Gri bulutlar, gelip geçiyor çelik mavi gözlerinden. Bulutlar arasında, belli belirsiz, zafer kıvılcımları. Gidiyor, kayanın en ucuna. Önünde, Afyon Ovasının enginliği, Düşüncelerinde, Bozkurt tedirginliği. Pençeleri arasında parçalanan kayalar, Şakırdayarak, düşüyor ta ovaya. Ufuk çizgisinin, alev kırmızılığında. Belli belirsiz gölgeler dalgalanıyor, Teomanlar, Metehanlar, Alparslanlar. Fatihler, Süleymanlar, Yıldırımlar. Dizilmişleri yan yana. Ellerinde, Kurt Başlı Sancaklar. Bozkurt, gümüş boynunu uzatıp bakıyor ovaya, Afyon Ovasında, bir Bozkurt Ordusu, Karşılarında kalleş sırtlan sürüsü, Bozkurt hafifçe kıpırdanıyor, endişeli. Gözleri kıvılcımlar saçıyor, Sanki, “ kopacak kıyametin” habercisi. Biliyor, sırtına yüklenmiş, "Türk’ün Kaderi." Ağarıyorken tanyeri, Veriyor tarihi emri, “Ordular ! İlk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri.!” Kopan deli tufanla; Bir anda kırmızıya dönüyor, gri bulutlar. Kan kırmızı yağıyor yağmurlar. Toprağa karışan kanla, yeşeriyor umutlar. Bozkurt Ordusu, "çılgınca saldırıyor" düşmana. Tarihi dersini veriyor, haddini bilmez sırtlana, Bilmiyor ki rezil, Kanundur; “Girilmez Bozkurt Yurduna.!” Mızrak gibi saplanıyor, düşmanın ta bağrına. “Çelikten pençeleri, “ “Demirden çeneleri.” “Parçalıyor..!,” “Parçalanmaz denilen, esaretten kafesi.” Yerle bir ediyor, “yıkılmaz mevzileri.” Aniden gün ışıyor; Güneşin okşayan ışığıyla, Bozkurt dikilerek, iki ayağı üzerinde, Değişmeyen Bozkurt Mavisi gözleriyle. Dönüşüyor, Altın Saçlı Mustafa Kemal’e. Ufuk çizgisinde ki gölgeler ise, Soluklaşarak, kayboluyor, Yüzlerinde, tebessümle. “Ya Bozkurt Ordusu…!” Döğüşürken, ateş, duman, ter, içinde, Dönüşüyor, Kahraman Mehmet’e. Pençeler ise, parlayan süngülere. O süngüler ki, uçlarında yalabıklar çakıyor. Düşmanı kovalıyor. “26 Ağustostan, 9 Eylüle,” “İç Anadolu’dan, Ege’ye.” “Afyon’dan, İzmir’e” Kurtuluşun altın güneşi doğuyor, Öksüz ve “Yalnız Millete.” Diyordu ya.! Yakup Çavuş, Kahraman, Son Gazimiz, “Aslan Yürekli Süvarimiz.” “Düşman sadece Yunan gavuru değildi ki oğul;” “İtalyan’ı, vardı, Rus’u vardı, İngiliz’i vardı…,” “…bir de Fransız…,” Çok şükür, bizim ALLAH’ ımız vardı. Bir de, Mustafa Kemal Paşamız. 14/06/2020 Muhittin KOÇ |