GÜZELİM -II
127- GÜZELİM-II
Ben köy çocuğuyum, Bir adım ekeneksiz çiftçi, Öbür adım amele, rençber, Yudum yudum içtiğim gözyaşı, Hamurum killi çamur, toprak, Yeşerir yüreğimde umut yüklü yaprak, Sarı başaklar sere, serpe harmanda, Buğday destesinden yatağım, Masmavi gökyüzü üstümde yorgan, Keyfim yerinde şükrederim, Güzelim. Ağustos sıcağı alnımda boza pişirirken. Dirgen değdi, yüreğime, ta can evimden Nevrimi döndürdü, yönümü şaşırdı. Çakmak taşlı düven üstünde dönerken, Saman olup savruldum, dane kalıp ağladım, Göz yaşım akmadı, kızardı göz çanaklarım, Hapsettim her bir damlayı yürekte, Kurudu acılarım bir biçimde. Can suyu olur musun?, Güzelim. Sarı buğday daneli malamayı, Hınçla dövdüm de dövdüm, Saman, dane karıştı birbirine, Hıncımı çıkardım yokluk, yoksulluktan Tükendim, bittim güçten, takatten, Ayrılmadım, Hak’tan, hakikatten, Saygı ve sevgiden kopmadan Uğraştım, didindim ömrümce yokluklan, Sen de köyde debelenir misin? Güzelim. Harmanda yabayla savrulan saman tozunu, Nefesimle üfürüp samanlı yuttum dem, dem, Başımda kavak yelleri eserken, Alınyazımı danelerle yazdım harmana, Altın sarsı buğdayı görünce, gelirdi neşem, Kavruldum harman tozundan, öğle sıcağında Günlerce uyuz gibi kaşındım çekinmeden, Engin vadileri, yüksek dağları aştım zemheride Yokluk, yoksulluk kasıp kavurdu yüreğimi, Bir dilim kuru ekmeğe, tatlı dile muhtaç “Halim Nice’ dir?”diye sormadan Uğraştım, didindim, dinlenmeden. Güzelim. Karakılçık buğdaydan minder üstünde, Gökyüzünde Samanyolu örtüyü üstüme örtünce Doğanın koynunda buldum huzuru Yıldızlar yoldaşım, sessizlik sırdaşım Deliksiz bir uyku çektim saatlerce, Yüksünmeden özümde mutlu oldum neşeyle, Yaşadım güzellikleri kalbi sevincimle, Mutluluğu kovaladım koşarak günlerce Sen de, köyde çılgınca koşar mısın? Güzelim. Süleyman YILDIZ (Lemos5303) |
Herşeyden uzak kendi halinde yaşamak güzel olurdu elbette
Yüreğinize sağlık
kaleminiz daim olsun hocam
Saygılarımla