YOKSA
Nice nice yaşlara Nazım..
Dün akşam Oturuyorduk bir grup dost Herkes konuşuyordu Ordan burdan Susmuyordu çeneler Muhabbet mi Havadan sudan Dinleyen var mıydı Yok muydu bilmem Diller pabuç gibiydi her an Ne saray kaldı Ne de sultan Biraz sanat dedim Değişsin istedim konu Sanat mı kaldı dedi Geldi, bizim gibi sonu. Öldürdüler bunlar Öldüremedikleri Tek şey var O da içimizdeki sanat ruhu Ya futbol dedim Ağzını burnunu buruşturdu Ayni o malum kibirli surat O zaman müzik dedim ’’Her tarafta baskı zulüm ve kan, Millet gülüp oynuyor Ağızlarda sakız gibi İçi boş şarkılar Biri ayağa kalktı Eski bir dost Bir an sendeledi Baktım Ne kemik kalmış, ne de post Uzandı eli Önümdeki şiir kitabım ’’Yolcu’ya’’ Bir şeyler söyleyecekti Çıkmadı sesi Çevirdi yaprakları titrek titrek elleri Aradı buldu, sanki çok lazım Kırk yıl önceki sevdayı Bakın dedim Bu ilk şiir kitabım Tozlu rafların arasından bulup ta Gün ışığına çıkardığım Elli yıllık kargacık burgacık yazılar Ama içinde Ne anılar var, ne anılar ’’Eşin okudu mu’’ dedi Bunları öbür dost Kaldırıp başını kitaptan Sonra kalktı sandalyeden Uzattı bana anlamlı Biraz önce karıştırdığı kitabı ’’Bilmem’’ dedim Eşim ve çocuklarım Bazen okurlar mı yazdıkları mı Ama Mecburen dinlerler Çalıp söylediklerimi Ya... dedi İyi ki dedim İyi ki hepsini Okumamışlar yazdıklarımın İyi ki hepsini Dinlememişler Kafalarını şişirerek Ara sıra Çalıp söylediklerimin Yoksa Yoksa asla bu ben Olmazdı ben. |