Gönül Sohbeti
Yol verin de dağlar cana kavuşam
Çift düğüm ipekten halım var benim Her daldan çiçeğe konargöçerim Kudret lokmasından balım var benim Dünya malı fani aldım satarım Her canlı bir nefes ayrı tutarım Mazlumu doyurur çölde yatarım Üstümde yeşeren dalım var benim Dört kapı kırk makam yolu bilirim Mühürlenmiş kalbi toplar gelirim Güruh-u Naci’yi arar bulurum Sevgi deryasında salım var benim Âdem ile balçık olup karışan Dört kapıda biryan bulup barışan Pir elinden bade içip sarışan Hünkâr Hacı Bektaş Veli’m var benim İnsanı kâmilde Yunus’u bulan Evvel ahir Haktan ikrarı kılan Muhabbet ehlini huzura salan Derede çağlayan selim var benim Yürüdüm Musa’yla denizler aştım Aşkın şarabını elinden içtim Dört kitap bir Allah hepsini seçtim Aşılmaz yokuşta yolum var benim Köşkeroğlu beni düşürme zara Gönül sitem eder baştaki sere Mansur gibi her gün çekseler dara Pir Sultan Abdal’da kolum var benim Memik Kömekçi 10.01.2022 Güruh-u Naci: Hak yoluna girmiş peygamberler topluluğu. Biryan: Tavada susuz kavrulma. Evvel ahir: Varlığının başlangıcı ve varlığının sonu bulunmayan. Zara: Korku, azap, sıkıntı. |