KİMSESİZLİĞİM
Bir şehrin ara sokakların da kayboldu aslında kimsesizliğim..
Kendine iyi bak derken hüznümün matemine şahit oldu kaldırım taşları.. Ve dönüp bakınca arkama kimsesizliğim için ağladı sokak lambası.. Koşar adım yürürken el açtı dizlerime çakıl taşları.. Kanadı dizlerim bir kez de ben ağladım kimsesizliğime.. Başımı kaldırıp gökyüzüne baktım çiseledi yağmur taneleri usulca yanaklarıma.. Ay yine aynı neşeyi yaşarken yıldızlarla, toprağın kokusu eşlik etti yalnızlığıma.. Bulutlara baktım, karaydi işte yine kapkara olmuş ağlıyordu oda.. Bir yıldız kaydı.. Ay yine aynı güzellikte parliyordu.. Anladım ki onca yıldızların içinde yokluğunu bile hissetmemişti.. Kucak açtım yağmura.. Iliklerimi açarcasına kucakladım.. Ağlarken bulutlar, ne güzel görünüyordu yüzü, toprağın.. Ve avuç avuç attım toprağı kenara.. Kucakladım kimsesizliğimi gömdüm toprağa . Ne zaman yağmur yağsa kimsesizliğim gelir aklıma.. Ne zaman yağmur toprakla buluşsa kimsesizliğimin kokusu sızlar burnum da.. |
Yalnızlığın en kimsesiz hali..
Kurtul derim..