Kurtlar büyüyene kadar yılanlar çoktan sarmıştı her yanı

Beyaz güvercinler, mayalanmış Buğday Ekmeğini Taş fırınlarında pişirip ocaktan alırken,
Yılanlar ,doğum sancısı çekiyordu.
Kraliyet sofraları kurulmuş, haritalar çizilmiş,kadehler tokuşturuluyor .
Carin; yumurtasından çatlayıp ,çıktı artık,
Gözlerini ,açar açmaz Kum fırtınası ,çıkarıp Güvercinlerin ,yuvasına sızmıstı bile
Tarihin kitabını ,ezberlemiş yeni haritalar çıkarmak için Develerin ayaklarını törpülemisti ,
zehirli dilini ustaca kullanıp Güvercinleri etkilemişti bile

"-karnı o kadar geniştiki koca bir şehiri yutmak zor olmadı.

"-Develerinin ayak bastığı çöllerde krallığının ilk duvarlarını örmüş,

"Kargaları Güvercinlere düşman bile etmişti ,
artık entarisini giyen" Kargalar"
nifak tohumlarını miğdesine sindirmiş
silahlar çekilmiş türbeler yıkılmış ,

"-Güvercinlerin başı secdede
kuşatılmış her yanı

"-Kum fırtınası savururken yuvaları
Develerin hörgücüne bağlanmış ihanetin kokusu sardı dört bir yanı

"-Saltanatını ilan etti haramiler
Güvercinler ,mayalanmış
Buğday Ekmeğini
bir kez daha sürdü taş fırınlarına
kokusu uyandırdı ,
Kurtları , Kuzuları ve Aslanları
"Yer yarıldı Gök yarıldı"
"kuzu anasından , ayrıldı"

"-Tarih kıyametin alametleri ni
çizerken Buğday Tenli Güvercinler Doğacağını bilemezdi elbet ""

Şahmaran bir kez daha gebe kalır mı ?bilinmez
"Kurtlar Pusuda Zaten."


Ayşe caniberk
gümüş kalpler