OlaydıBir gün gel buyruğuyla düşmek için yollara Altay’lardan beliren görklü bir tuğ olaydı Sessizliğin sesinde mühür vurup yıllara Başımı yaslayacak yalçın bir dağ olaydı Sıyrılırken cihanın türlü ikbâl halinden Yeni bir ruh belirse aşk ile helâlinden Kendimi pişirirken bülbülün kemâlinden Kenarına düşecek bahçe ve bağ olaydı Bir asa bir hırkayla gezerken diyâr diyâr Ne çıkar meczûp derse ardımdan bakıp ağyâr Ararken bende beni yaz-güz ve leyl-i nehâr Bedenim bir dergâhta eriyip yağ olaydı Dertlerimle başbaşa halvet ederken sazım Feleğin pençesiyle artsada sine sızım Tevekkül silahıyla demlenirdi niyâzım Sabır taşı incelip elimde tığ olaydı Belki gönül köşkünde bir hakikât olurdu Belki derdime dermân derdim beni bulurdu Belki solgun yüzüme bir tebessüm gelirdi Ak saçlı babam ile anam da sağ olaydı Ne hârdan usanırdım ne candan ne de yârdan Bir lütuf alsa idim perçemi zülfikârdan Pirim haber verirken muhabbet efkârından Makberî’nin gönlünde binlerce çığ olaydı _________Makberî |
Her şair için bir şiirdir yaşamak
Güzeldi eserin
Gönlüne, ömrüne bereket
Kutladım kalemini ve eserini
Şiirle kal, sevgiyle kal, hoşça kal