metropolitanŞiirin hikayesini görmek için tıklayın sakıncalı bir şiir değil aslında.yalnızca memleketin yoksulluğu her yazar gibi alınyazımızı imliyor.her baharın gönlümüzü okşayan neşidesi gibi saklıyor çaresizliği.bulutlara sevdalı bir yalnızlıkla çıkageliyor bahar.sonbaharı unutturabilirmi düş gücü.bir şehri tanımak sefaletle yüzleşmekmidir vatan toprağında.karmaşık duygularla açıyor çiçekler avlularda.güz geliyor ve sahipleniyor kederimizi zaman.
rize insanıyla sahipsiz yoksul kalmış devlet görmemiş sefaleti büyük kentlere göç veriyor sanayisi yok ne fabrika ne iş yeri şehrin yokedilmiş görüntüsü kim anlar bir deniz şehri olduğunu iki yılki yazları gidiyorum planlı bir şehirleşme yok yıkık dökük tüm bölge bu durumda karadeniz bir çığlık kalbimizde duyan yok bir otoban kıyısından neden bu kadar ihmal samsun ordu suspus sıcak kanlı insanları girişimci ve çalışkan ama devlet yok bölgede bir harabe görüntüsüyle anılır olmuş neden bu halde çayeli ticareti tüketim için insanları birbirini yabancı gözlerle suçlar gibi hissesine eziklik düşmüş gençler ne kadar isyan etsede haklı insanı kızları erkekten yiğit ama insaf yok insanoğluna bir yol açan yok kolaylığa bir hayat mahpusluk çektiğimiz bilinir ama değişmez gerçekler bir türlü boynumuzun borcu gün ışığını bulacağız terkedilmişliğinde talihin sevgili bileceğiz kahrını dağlar göğerecek isyanlarla deniz kuduracak öfkemiz doğaçlama bir öykü gibi şavkı vurmuş yüzlerde türkülerle aydınlanacak |