CENDEREŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Sadece ACIYDI şiirin hikayesi…..
CENDERE
Atılmışken karanlık dehlize istikbalim Mülteci çocuk gibi suya düştü ikbalim Çağlayandım bir zaman şimdi kuru bir nehir Dara çekeceklerdi duruşmam oldu tehir Suçum ne bilmiyorum acep neye karıştım Bombalandığımda ben çocuktum bir karıştım Ellerimden aldılar nafakam olan nanı Od düşürüp canımdan ayırdılar cananı Asıl suçlu olanlar hâlâ teperken hora Dağlayıp ciğerimi çektiler beni dara Sapla saman içine sıkışmış bir daneyim Çekip kurtarmadılar halbuki birtaneyim Adaletin kılıcı keserken masum başı Haksızlıktan kahrolup çatladı sabır taşı Çırpınıp duruyorum düştüm çıkmaz sokağa Bir gecede kar yağdı şu simsiyah şakağa Ey benim gamlı gönlüm çimdin hüznün cağında Közlenerek pişersin dertlerin ocağında Çelik kuşlar roketle barış götürür mü hiç Komşusu kan ağlarken mümin oturur mu hiç Kimyasal silahlarla göğe delik açtınız Ölümcül zehrinizi gelip Şark’a saçtınız Mazlumları çiğnerken zalimin kundurası Sıkıştırır ruhumu dünyanın cenderesi Vicdan ışığı girmez güve düşmüş ruhuna Karanlıkla beslenen zalimler güruhuna İnsanlığın haline ağlıyorken ufuklar Tüm kirlerden gusledip ağaracak şafaklar Pes etme garip gönlüm elbet güneş doğacak Hakk’ın nurlu ziyâsı karanlığı boğacak. Nurgül KAYNAR YÜCE / K. MARAŞ Cağ: Eski evlerin her odasının bir köşesinde olan ve su gideri olan el yüz yıkayıp, abdest alınabilen, banyo yapılabilen köşe. Yunak |
Tebrik ederim. Selamlar.